Saç Soruları
29 kişi içerdeBu forum 243 konu ve 623 yanıt içerir ve en son Chrisis tarafından 4 gün 23 saat önce tarihinde güncellenmiştir.
Saç dökülmesi önleyici ürünler, ilaçlar, vitaminler, losyonlar hakkındaki sorularınız yorumlarınız.
- Yeni konu oluşturmak için giriş yapmalısınız.
-
-
Cool • 11 ay önceArkadaşlar RU58841 tozunu Türkiye'de aramadığım site ve yer kalmadı birçok forumda araştırmaları yaptım bunu bir kişi dışında ne yazık ki temin eden yok anladığım kadarıyla. Yurt dışındaki sitelerde satılıyor Ali...Devamını OkuArkadaşlar RU58841 tozunu Türkiye'de aramadığım site ve yer kalmadı birçok forumda araştırmaları yaptım bunu bir kişi dışında ne yazık ki temin eden yok anladığım kadarıyla. Yurt dışındaki sitelerde satılıyor Ali Baba, AliExpress, eBay gibi ancak fiyatı dolar kuruna bağlı olduğu için epey yükseliyor. Uygun fiyata alabileceğimiz bir yer arıyorum. Daha önce ru58841 kullanmış veya kullanmakta olan arkadaşlar bu ham maddeyi nasıl temin ettiklerini söyleyebilir mi? Lütfen yardımcı olun oral anti androjen kullanamadığım için çok ihtiyacım var yakın tarihte Steroid kürünede başlayacağım ve minoxil kafein losyon ile birlikte kullanmayı düşünüyorum. Satın alabileceğim bir yer varsa lütfen yardımcı olun.Daha Az Göster4 Yazar3 Yorum72 Okunma
-
Zeen • 1 yıl önceArkadaşlar ketoral şampuan içinde ketokonazol olduğu için dht önleyici olarak geçiyor. Genetik saç dökülmesini önlemek için 3 güne 1 kullanılması öneriliyor. Normalde mantar, kaşıntı, kepek ve yağlanma önleyici olarak kullanılan...Devamını OkuArkadaşlar ketoral şampuan içinde ketokonazol olduğu için dht önleyici olarak geçiyor. Genetik saç dökülmesini önlemek için 3 güne 1 kullanılması öneriliyor. Normalde mantar, kaşıntı, kepek ve yağlanma önleyici olarak kullanılan bir şampuan. Saçımda çok fena yağlanma ve kepeklenme oldugu için doktor ketoral şampuanı verdi aynı zamanda genetik saç dökülmesi içinde kullancam. Bu şampuanı süreklimi kullanılıyor yani ara vermeden mi? Birde her yıkamada 2 defa mı kullanıyoruz?Daha Az Göster3 Yazar7 Yorum136 Okunma
-
Egemen • 6 ay 2 hafta önceMerhaba arkadaşlar, günlük 50 tel saç dökülmesi normal diyorlar ama bence sanki fazla gibi bu konuda herkesin kafasında farklı sorular olabilir. Günde ne kadar saç dökülmesinin normal olduğunu merak ediyorum....Devamını OkuMerhaba arkadaşlar, günlük 50 tel saç dökülmesi normal diyorlar ama bence sanki fazla gibi bu konuda herkesin kafasında farklı sorular olabilir. Günde ne kadar saç dökülmesinin normal olduğunu merak ediyorum. Saç dökülmesi konusunda ne kadar dökülme yaşanmasının normal olduğunu ve hangi seviyenin endişe edilmesi gereken bir durum olduğunu öğrenmek istiyorum. Sizce günde kaç tel saç dökülmesi, genel olarak sağlıklı bir saç dökülmesi olarak kabul edilebilir? Vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkürler.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum35 Okunma
-
lusyus • 6 ay 4 hafta önceSaç derisindeki yağ bezeleri, genellikle iyi huylu ve zararsız olsalar da rahatsız edici olabilir. Bu bezeler, saç foliküllerinde veya cilt altındaki yağ bezlerinde birikmiş yağ ve keratinin sonucu olarak oluşur....Devamını OkuSaç derisindeki yağ bezeleri, genellikle iyi huylu ve zararsız olsalar da rahatsız edici olabilir. Bu bezeler, saç foliküllerinde veya cilt altındaki yağ bezlerinde birikmiş yağ ve keratinin sonucu olarak oluşur. Saç derisindeki yağ bezesi nedir? Saç derisindeki yağ bezesi, genellikle "seboreik kist" veya "epidermoid kist" olarak bilinen, cilt altında oluşan küçük, yuvarlak ve sert bir şişliktir. Bu bezeler, cilt altındaki yağ bezlerinin veya saç foliküllerinin tıkanması sonucu ortaya çıkar. İşte bu bezelerin bazı özellikleri: Yağ Bezesinin Özellikleri Büyüklük ve Görünüm: Genellikle 1-2 santimetre çapında, yuvarlak ve sert bir şişlik şeklinde görünür. Genellikle cilt rengiyle uyumlu olabilir, ancak bazen cilt renginden biraz daha koyu olabilir. İçerik: Bu bezeler, yağ ve keratin adı verilen proteinlerle doludur. Keratin, ciltte ve saçta bulunan bir protein türüdür. Bezelerin içinde biriken bu maddeler, sertleşebilir ve kist halini alabilir. Belirtiler: Çoğu zaman ağrısızdır, ancak bazı durumlarda enfekte olabilir ve bu da kızarıklık, şişlik ve ağrıya neden olabilir. Enfekte bezeler genellikle daha hassas ve acılı olabilir. Nedenleri: Saç derisindeki yağ bezeleri, genellikle cilt altındaki yağ bezlerinin tıkanması sonucu oluşur. Ayrıca, saç foliküllerinin tıkanması, ciltteki hasar veya genetik faktörler de etkili olabilir. Tedavi: Çoğu yağ beze, tıbbi müdahale gerektirmeden kendi kendine iyileşebilir. Ancak, enfekte veya büyüyen bezeler, doktor müdahalesi gerektirebilir. Tedavi yöntemleri arasında cerrahi müdahale, ilaçlı tedavi veya lazerle müdahale bulunabilir. İşte saç derisindeki yağ bezelerinden kurtulmak için uygulayabileceğiniz bazı yöntemler: 1. Düzenli Temizlik Saç derinizi düzenli olarak temizlemek, fazla yağ ve kirin birikmesini önleyebilir. Yumuşak bir şampuan kullanarak saç derinizi nazikçe temizleyin. Özellikle sebum üretimini kontrol altına almak için yağlı saç tipine uygun ürünleri tercih edebilirsiniz. 2. Peeling ve Eksfoliasyon Saç derisine haftada bir veya iki kez hafif bir peeling uygulamak, ölü hücreleri ve yağ birikintilerini temizlemeye yardımcı olabilir. Doğal içerikli veya kimyasal peeling ürünleri kullanabilirsiniz. Ancak, aşırıya kaçmamak ve saç derisini tahriş etmemek önemlidir. 3. Doğal Yağlar ve Maskeler Saç derisini nemlendirmek ve yağ dengesini düzenlemek için doğal yağlar kullanabilirsiniz. Çay ağacı yağı, lavanta yağı veya aloe vera jeli, anti-enflamatuar ve antibakteriyel özelliklere sahiptir ve saç derisindeki bezeleri hafifletebilir. Bu yağları masaj yaparak saç derinize uygulayın ve birkaç saat beklettikten sonra yıkayın. 4. Sağlıklı Beslenme Sağlıklı bir diyet, cildinizin ve saç derinizin genel sağlığını olumlu yönde etkiler. Bol su içmek ve vitamin açısından zengin besinler tüketmek, saç derinizdeki yağ bezelerinin azalmasına yardımcı olabilir. Özellikle A ve E vitaminleri saç sağlığını destekler. 5. Tıbbi Yardım Eğer saç derinizdeki yağ bezeleri rahatsız edici bir hale gelirse veya evde uyguladığınız yöntemlerle düzelmiyorsa, bir dermatologdan profesyonel yardım almanız gerekebilir. Doktorunuz, bezelerin büyüklüğüne ve türüne bağlı olarak uygun tedavi yöntemlerini önerir. Genel Olarak Saç derisindeki yağ bezeleri genellikle ciddi sağlık sorunlarına işaret etmez, ancak estetik ve rahatlık açısından rahatsızlık yaratabilir. Düzenli temizlik, doğal yağlar ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile bu bezelerin görünümünü azaltabilir ve saç derinizi daha sağlıklı hale getirebilirsiniz. Eğer sorununuz devam ederse, profesyonel bir dermatologdan destek almak en iyi çözüm olacaktır.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum32 Okunma
-
KillThat • 6 ay 1 hafta önceMerhaba arkadaşlar, yaklaşık 5 aydır saç diplerimde şiddetli kaşıntı ve ağrılar yaşıyorum. Bu süre zarfında saçlarımın arka kısmında belirgin bir seyrelme de fark ettim. Bu durumun sebebi alerjik bir reaksiyon...Devamını OkuMerhaba arkadaşlar, yaklaşık 5 aydır saç diplerimde şiddetli kaşıntı ve ağrılar yaşıyorum. Bu süre zarfında saçlarımın arka kısmında belirgin bir seyrelme de fark ettim. Bu durumun sebebi alerjik bir reaksiyon olabilir mi, yoksa genetik bir neden mi vardır? Başka ne gibi sebepler bu tür belirtilere yol açabilir? Deneyimlerinizi ve önerilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.Daha Az Göster4 Yazar4 Yorum111 Okunma
-
kerimrock • 6 ay 2 hafta önceMerhaba arkadaşlar, bugün androvium sprey minoxil %5 aldım ve doktor kontrolünde değilim. Son günlerde saçımın tepesininde açıldığını berber söyleyince fark ettim. Son aylarda biraz fazla dökülme oldu, aşırı stresli günler...Devamını OkuMerhaba arkadaşlar, bugün androvium sprey minoxil %5 aldım ve doktor kontrolünde değilim. Son günlerde saçımın tepesininde açıldığını berber söyleyince fark ettim. Son aylarda biraz fazla dökülme oldu, aşırı stresli günler geçirdim. Şu an için bir kellik veya açıklık yok ama yine de 3 kutu aldım ve saçımı kazıtmayı düşünüyorum. Kullanım kılavuzu var ama yine de yardımınıza ihtiyacım var. Saçımın her yerine sıkmak istiyorum, günlük sınırı aşmadan nasıl uygulamalıyım? Ayrıca, ilacın arkasında “tedavi sonlandırıldığında dökülme yine eski haline döner” yazısı kafamı karıştırdı. Bu durum, tedaviyi yarım bıraktığımızda mı olur? İlacın etkisini görmek için en az ne kadar kullanmalıyım ki tekrar sorun yaşamayayım?Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum34 Okunma
-
Mirage • 6 ay 3 hafta önceSaç dökülmesi, hem erkekler hem de kadınlar için yaygın bir sorundur. Genetik faktörler, yaşlanma, hormonal değişiklikler, stres ve çevresel etkiler gibi birçok neden saç dökülmesine yol açabilir. Geleneksel tedavi yöntemleri...Devamını OkuSaç dökülmesi, hem erkekler hem de kadınlar için yaygın bir sorundur. Genetik faktörler, yaşlanma, hormonal değişiklikler, stres ve çevresel etkiler gibi birçok neden saç dökülmesine yol açabilir. Geleneksel tedavi yöntemleri genellikle sınırlı başarı sağlar ve kalıcı sonuçlar sunmaz. Ancak, son yıllarda gelişen kök hücre tedavisi, saç dökülmesine karşı etkili bir çözüm olarak öne çıkmaktadır. Kök Hücre Tedavisi Nedir? Kök hücreler, vücudun kendini yenileme ve onarma yeteneğine sahip olan hücrelerdir. Bu hücreler, farklı hücre tiplerine dönüşebilme kapasitesine sahiptir ve hasar görmüş dokuları onarabilir. Saç kök hücre tedavisi, bu yenileyici hücrelerin saç köklerine enjekte edilmesi yoluyla saç büyümesini teşvik etmeyi amaçlar. Kök Hücre Tedavisi Nasıl Yapılır? Danışma ve Değerlendirme Tedaviye başlamadan önce, bir dermatolog veya saç restorasyon uzmanı ile görüşmek önemlidir. Bu görüşme sırasında, hastanın saç dökülme durumu değerlendirilir ve tedaviye uygun olup olmadığı belirlenir. Kök Hücrelerin Elde Edilmesi Kök hücreler genellikle hastanın kendi vücudundan elde edilir. Bu, hastanın yağ dokusundan (liposuction) veya kemik iliğinden alınan örneklerden kök hücrelerin izole edilmesi ile yapılır. Hastanın kendi hücrelerinin kullanılması, bağışıklık tepkisi riskini minimize eder. Kök Hücrelerin Enjeksiyonu İzole edilen kök hücreler, saçsız veya saçın seyrek olduğu bölgelere enjekte edilir. Bu enjeksiyonlar, saç foliküllerini uyarmak ve yeni saç büyümesini teşvik etmek amacıyla yapılır. İyileşme Süreci Tedavinin ardından hastalar genellikle birkaç gün içinde günlük aktivitelerine dönebilirler. Enjeksiyon yapılan bölgelerde hafif şişlik veya kızarıklık olabilir, ancak bu yan etkiler genellikle kısa sürelidir. Kök Hücre Tedavisinin Etkinliği Kök hücre tedavisinin etkinliği, hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Ancak, birçok hasta tedaviden sonra saçlarında belirgin bir artış ve kalınlaşma bildirmektedir. Araştırmalar, kök hücre tedavisinin saç foliküllerini uyararak saç döngüsünü yeniden başlatabildiğini ve yeni saç büyümesini teşvik edebildiğini göstermektedir. Avantajlar ve Dezavantajlar Avantajlar Doğal Yöntem: Kendi hücreleriniz kullanılır, bu nedenle alerjik reaksiyon riski düşüktür. Kısa İyileşme Süresi: İşlem minimal invazivdir ve hızlı bir iyileşme süresi sunar. Kalıcı Sonuçlar: Uygun hastalarda uzun süreli sonuçlar sağlama potansiyeline sahiptir. Dezavantajlar Maliyet: Kök hücre tedavisi, geleneksel saç tedavilerine göre daha pahalı olabilir. Değişken Etkinlik: Her hastada aynı sonuçları vermeyebilir; bazı hastalar daha az fayda görebilir. Genel Olarak Saç kök hücre tedavisi, saç dökülmesi sorunuyla başa çıkmak için umut verici bir yöntemdir. Doğal ve yenileyici özellikleri sayesinde birçok hasta için etkili sonuçlar sunabilir. Ancak, her tedavi gibi, kök hücre tedavisinin de avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Bu nedenle, tedaviye başlamadan önce bir uzmana danışmak ve kişisel beklentileri ve durumu değerlendirmek önemlidir.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum52 Okunma
-
lusyus • 2 yıl 9 ay önceSaçların incelmesinin birçok farklı nedeni olabilir. Genetik faktörlerden çevresel etkilere kadar pek çok unsur saçların sağlığını ve kalınlığını etkileyebilir. İşte saçların incelmesinin başlıca nedenleri: Genetik Faktörler Aile geçmişi, saç incelmesinin...Devamını OkuSaçların incelmesinin birçok farklı nedeni olabilir. Genetik faktörlerden çevresel etkilere kadar pek çok unsur saçların sağlığını ve kalınlığını etkileyebilir. İşte saçların incelmesinin başlıca nedenleri: Genetik Faktörler Aile geçmişi, saç incelmesinin en yaygın nedenlerinden biridir. Eğer ailenizde saç dökülmesi veya incelmesi yaygınsa, sizin de bu durumu yaşama olasılığınız yüksek olabilir. Genetik olarak kodlanmış saç dökülmesi, erkeklerde ve kadınlarda farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Hormon Dengesizlikleri Hormon seviyelerindeki değişiklikler saç sağlığını doğrudan etkileyebilir. Özellikle kadınlarda hamilelik, menopoz ve doğum kontrol haplarının kullanımı gibi hormonal değişiklikler saç dökülmesine neden olabilir. Erkeklerde ise testosteron hormonu saç dökülmesine yol açabilir. Yaşlanma Süreci Yaşlandıkça saç telleri doğal olarak incelmeye başlar. Saç büyüme hızı yavaşlar ve saç folikülleri zamanla küçülür, bu da daha ince ve zayıf saçlara yol açar. Aşırı Stres Faktörü Yüksek düzeyde stres, saç dökülmesine ve incelmesine neden olabilir. Telogen effluvium olarak bilinen bu durum, saçların büyüme döngüsünü bozarak daha fazla saçın dökülmesine yol açar. Beslenme Yetersizlikleri Dengeli ve yeterli beslenme saç sağlığı için önemlidir. Protein, demir, vitaminler ve minerallerin eksikliği saçların incelmesine neden olabilir. Özellikle B12 vitamini, D vitamini, demir ve çinko eksikliği saç dökülmesine yol açabilir. Saç Bakım Alışkanlıkları Yanlış saç bakım ürünleri kullanımı, sık sık saç boyama, kimyasal işlemler ve yüksek ısı ile şekillendirme saçların zayıflamasına ve incelmesine neden olabilir. Saçları aşırı yıkamak ve yanlış tarak kullanımı da saç tellerine zarar verebilir. Sağlık Sorunları Bazı sağlık sorunları saç dökülmesine ve incelmesine neden olabilir. Tiroid hastalıkları, anemi, otoimmün hastalıklar ve saç derisi enfeksiyonları saç sağlığını olumsuz etkileyebilir. İlaçların Yan Etkileri Bazı ilaçların yan etkisi olarak saç dökülmesi ve incelmesi görülebilir. Özellikle kemoterapi ilaçları, antidepresanlar, kan sulandırıcılar ve tansiyon ilaçları saç sağlığını etkileyebilir. Çevresel Faktörler Güneş ışığına aşırı maruz kalma, hava kirliliği ve kimyasal maddeler saç tellerine zarar verebilir. Bu faktörler, saçların kırılganlaşmasına ve incelmesine neden olabilir. İnce telli saçların kalınlaşması ve daha sağlıklı bir görünüm kazanması için çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Saçları gürleştirmek için kullanacağınız vitaminler, tüketmeniz gerken besinler ve doğal yöntemler hakkında makalemizi okuyabilirsiniz. İnce Telli Saçların Kalınlaşması İçin Yöntemler Beslenmeye Dikkat Etmek Gerekir Saç sağlığını iyileştirmenin en etkili yollarından biri dengeli ve sağlıklı beslenmektir. Saç köklerinin sağlıklı ve güçlü olması için gereken besin öğelerini içeren gıdalar tüketmek önemlidir. Protein: Saçın ana yapı taşı proteindir. Yeterli protein alımı saçların daha güçlü ve kalın olmasına yardımcı olabilir. Tavuk, balık, yumurta, süt ürünleri, baklagiller ve kuruyemişler iyi protein kaynaklarıdır. Omega-3 Yağ Asitleri: Bu yağ asitleri saç derisinin sağlığını korur ve saçların daha güçlü olmasını sağlar. Somon, ceviz, keten tohumu ve chia tohumu gibi gıdalar omega-3 bakımından zengindir. Demir: Demir eksikliği saç dökülmesine neden olabilir. Kırmızı et, ıspanak, mercimek ve pekmez gibi demir açısından zengin gıdalar tüketmek saç sağlığı için faydalıdır. Biyotin (Vitamin B7): Biotin eksikliği saçların ince telli olmasına yol açabilir. Yumurta, badem, ceviz, avokado ve muz gibi biyotin açısından zengin gıdalar tüketmek saçların kalınlaşmasına yardımcı olabilir. Vitamin ve Mineral Takviyeleri Vitamin E: Antioksidan özelliği sayesinde saç derisini korur ve saç büyümesini destekler. Badem, ay çekirdeği ve ıspanak gibi gıdalar vitamin E bakımından zengindir. Vitamin D: Saç foliküllerinin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Güneş ışığı, somon ve süt ürünleri vitamin D kaynağıdır. Çinko: Saç foliküllerinin sağlığını korur. Kabak çekirdeği, nohut ve badem çinko bakımından zengindir. Doğal Yağlar ve Maskeler Hindistancevizi Yağı: Saçları nemlendirir ve güçlendirir. Saç diplerine ve uçlarına düzenli olarak uygulayarak faydasını görebilirsiniz. Badem Yağı: Saçların beslenmesini ve kalınlaşmasını sağlar. Saç diplerine masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Aloe Vera: Saç derisini nemlendirir ve saç büyümesini destekler. Aloe vera jelini doğrudan saç derisine uygulayıp bir süre beklettikten sonra yıkayabilirsiniz. Saç Bakım Ürünleri Şampuan ve Saç Kremleri: İnce telli saçlar için özel olarak üretilmiş volüm kazandırıcı şampuanlar ve saç kremleri kullanmak faydalı olabilir. Saç Serumu ve Spreyleri: Saç köklerini güçlendiren ve saçlara hacim kazandıran serum ve spreyler kullanabilirsiniz. Saç Bakım Alışkanlıkları Sık Yıkama ve Kurutma: Saçları çok sık yıkamak ve yüksek ısıyla kurutmak saç tellerini zayıflatabilir. Haftada 2-3 kez yıkamak yeterlidir. Doğru Tarak ve Fırça Kullanımı: Geniş dişli taraklar ve doğal kıllardan yapılmış fırçalar saçlara daha nazik davranır ve kırılmayı önler. Genel Olarak İnce telli saçların kalınlaşması ve daha sağlıklı bir görünüm kazanması için dengeli beslenme, doğru vitamin ve mineral takviyeleri, doğal yağlar ve maskeler, uygun saç bakım ürünleri ve sağlıklı saç bakım alışkanlıkları önemlidir. Bu yöntemleri düzenli olarak uygulayarak daha güçlü ve kalın saçlara sahip olabilirsiniz. Unutmayın, her bireyin saç yapısı farklıdır ve bu nedenle sonuçlar kişiden kişiye değişebilir. Sabırlı olun ve saçlarınıza özenle bakım yapmayı ihmal etmeyin.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum43 Okunma
-
lastmorn • 1 yıl 2 ay önceGünümüzde başta erkekler olmak üzere bir çok insanda önemli sorun olmaya başlamıştır. Özellikle genetik saç dökülmesi başta olmak üzere bir çok sebepten dolayı saçlar dökülmektedir. Saç dökülmesindeki artış, alopesi areata,...Devamını OkuGünümüzde başta erkekler olmak üzere bir çok insanda önemli sorun olmaya başlamıştır. Özellikle genetik saç dökülmesi başta olmak üzere bir çok sebepten dolayı saçlar dökülmektedir. Saç dökülmesindeki artış, alopesi areata, besin eksikliği veya ilaç kullanımı gibi sağlıkla ilgili bir sorundan kaynaklanabilir. Saç dökülmesinin altında yatan sebebi bulmak sonrasında uygun tedavileri yapmak saç sağlığına faydalı diyetleri takip etmek gerekir. Her gün belirli miktarda saçın dökülmesi doğaldır. İnsanlar genellikle günde 100 tele kadar saç kaybederler. Ancak bazı kişilerde daha fazla saç dökülmesi yaşanabilir. Erkek ve kadın tipi kellik, saç dökülmesinin başlıca nedenidir ancak aynı zamanda diğer koşullar veya yaşam tarzı faktörlerinden de kaynaklanabilir. Bir doktor uygun bir tedaviyi önermeden önce potansiyel nedenleri araştırmak isteyecektir. Bu makale, saç dökülmesinin başlıca nedenlerini, mevcut tedavileri ve daha fazla dökülmeyi azaltmak için evde saç bakım ipuçlarını ele almaktadır. Saçların Zayıflamasının Nedenleri Saç dökülmesinin olası nedenleri şunlardır: Androgenetik alopesi Saç dökülmesinin olası nedenleri arasında androgenetik alopesi, hamilelik ve telogen effluvium yer alır. Androgenetik alopesi, erkek veya kadın tipi kellik için kullanılan tıbbi terimdir. Genetik alopesi bu durumun başka bir adıdır. Saç dökülmesinin yaygın bir nedenidir. Androgenetik alopesi genetik bir durumdur. Bu duruma sahip erkeklerin şakaklarındaki ve ön tepe kısımlarındaki saçları kaybetme eğilimi vardır. Androgenetik alopesili kadınlarda saçlar genellikle başın her yerinde incelmeye başlar. Bu durumun kişi yaşlandıkça ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir, ancak ergenlikten sonra herhangi bir noktada başlayabilir. Androgenetik alopesi yaşayan birçok kadında menopozdan sonra bu durum ortaya çıkar. Hormonlar bunda rol oynayabilir. Androgenetik alopesiyi saç büyümesine yönelik bir ilaç olan minoksidil (Rogaine, Loniten) ile tedavi etmek mümkündür. Bu tedaviyle saç büyümesinin gözle görülür şekilde iyileşmesi genellikle yaklaşık 6-12 ay sürer. Diğer potansiyel tedaviler şunları içerir: Erkek tipi kelliği tedavi eden bir ilaç olan finasterid (Propecia) Kadın tipi kelliği azaltabilen bir ilaç olan spironolakton (Aldactone) Saç büyümesini teşvik etmek için kafa derisine düşük seviyeli bir lazer uygulayan lazer tedavisi Trombosit açısından zengin plazma, bir doktorun bir kişinin kanından plazmayı kafa derisine enjekte ettiği bir cerrahın sağlıklı saç köklerini kafa derisinin bir bölgesinden diğerine naklettiği saç ekimi Bazı besin takviyeleri Hamilelik Dönemi Bazı kişilerde doğumdan kısa bir süre sonra aşırı saç dökülmesi yaşanabilir. Bunun nedeni östrojen hormonu seviyelerindeki azalmadır. Bu tür saç dökülmesi geçici bir durumdur ve genellikle bir yıl veya daha kısa sürede düzelir. Bu tür bir dökülmeyi şu şekilde azaltılabilir: İnce saçlar için vitamin takviyeleri kullanmak hacim veren bir şampuan ve saç kremi seçmek İnce saçlar için çok ağır olabilecek yoğun saç kremlerinden veya bakım şampuanlarından kaçınmak Saçın ağırlaşmasını önlemek için saç kremini saç derisi yerine saç uçlarına uygulamak Estradiol valerat içeren saç losyonları uygulamak. Telogen Effluvium (Şok Dökülme) Sağlıklı saç kökleri dört büyüme aşamasından geçer. Kıl folikülü kılı dışarı iter ve anajen fazda büyümesine neden olur. Katajen fazda saç büyümesi yavaşlar ve telojen fazda doğal saç dökülmesi başlar, ekzojen fazda artar. Telogen effluvium, saçın döngünün telojen fazında kaldığı bir durumdur. Bu, bazen avuç dolusu olmak üzere normalden daha fazla saçın dökülmesine neden olur. Telojen effluviumun bazı olası nedenleri şunlardır: Doğum Ameliyat Aşırı stres Tansiyon ilaçları Fazla a vitamin alınması Hormon dalgalanmaları Menopoz dönemi Doğum kontrol hapları Hızlı kilo kaybı Tiroid problemleri Bazı ilaçlar Telogen effluvium genellikle zamanla düzelen geçici bir durumdur, ancak insanların sebebini belirlemek için bir doktora başvurmaları tavsiye edilir. Saç dökülmesini azaltmak için doktorun durumun altında yatan nedeni tedavi etmesi gerekebilir. Doktor bir ilacın saç dökülmesine neden olduğundan şüpheleniyorsa daha düşük bir doz reçete edebilir veya ilacı değiştirebilir. Anagen effluvium Anagen effluvium, saç döngüsünün anajen (büyüme) aşamasında büyük miktarda saçın hızla dökülmesine neden olur. Saçların başın yanı sıra kaş ve kirpikler de dahil olmak üzere vücudun diğer bölgelerinden dökülmesine neden olabilir. Anagen effluviumun olası nedenleri şunlardır: Kemoterapi Radyasyon tedavisi Mantar enfeksiyonları Otoimmün rahatsızlığı Bu durumun tedavisi nedene bağlıdır ancak topikal bir minoxidil (Rogaine) solüsyon kullanılabilir. Bir kişide kemoterapi nedeniyle anagen effluvium varsa, işlem sırasında kafa derisinin kan akışını hızlandırmays yardımcı olabilir. Kemoterapiyi bıraktıktan sonra saçlar genellikle 3-6 ay içinde yeniden çıkar. Saçkıran (Alopesi Areata) Alopesi Areata, saçların aniden dökülmesine neden olan otoimmün bir durumdur. Bağışıklık sistemi vücudun diğer sağlıklı kısımlarıyla birlikte saç köklerine de saldırır. Saçlı derideki saçların yanı sıra kaş ve kirpikler de küçük parçalar halinde dökülebilir. Bir kişide bu durum varsa mutlaka bir doktora başvurmalıdır. Doktor saç derisine kortikosteroid enjeksiyonu önerebilir veya saçın yeniden büyümesine yardımcı olacak başka ilaçlar reçete edebilir. Traksiyon Alopesi Traksiyon alopesi, saçın sıkı bir şekilde kuyruktan bağalayarak geriye doğru çok sıkı bir şekilde çekilmesi nedeniyle oluşan saç dökülmesidir, bu da saçın kırılmasına ve gevşemesine neden olur. Aşırı saç köklerinde oluşan gerilme kökün yerinden kopmasına ve kalıcı saç kaybına bile neden olabilir. Bu durumla ilişkili saç stilleri şunları içerir: Sıkı bağlamalar veya at kuyruğu Saç örgüleri Saç tokaları Bukleler Traksiyon alopesi devam ederse, kişide saç dökülmesi ve saçta incelme görülebilir. Sıkı saç modellerinden kaçınmak genellikle daha fazla hasarı önleyecektir. İlaçların Yan Etkileri Bazı ilaçların saç dökülmesine neden olabilecek yan etkileri vardır. Bu tür ilaçlara örnek olarak belirli türler verilebilir: Sivilce ilaçları Mantar önleyiciler Antidepresanlar Beta blokerler Kolesterol düşürücü ilaçlar Hormon içeren ilaçlar Tiroid ilaçları Kişi saç dökülmesinin bir ilaca bağlı olabileceğini düşünüyorsa değerlendirme için doktora başvurabilir. Doktor dozu azaltabilir veya kişiyi farklı bir ilaca değiştirebilir. Doğum Kontrol Hapları İnsanlar doğum kontrol hapı kullanırken saç dökülmesi yaşayabilirler. Bazıları ise doğum kontrol haplarını bıraktıktan birkaç hafta veya ay sonra saç dökülmesi yaşayabilir. Birisi doğum kontrol hapı kullanıyorsa, androjen erkisi düşük olan bir türü seçebilir. Bu saç dökülmesi riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Daha düşük androjen erkisine sahip doğum kontrol haplarının örnekleri şunları içerir: Desojen Orto-Cept Orto-Döngülü Ovral ve Loestrin daha yüksek androjen indeksine sahiptir. İmplantlar ve deri yamaları gibi hormonları etkileyen diğer doğum kontrol yöntemleri de saç dökülmesine neden olabilir. Yetersiz Beslenme Alışkanlıkları Beslenme eksiklikleri saçların dökülmesine neden olabilir. Protein veya demir gibi bazı vitaminlerin çok düşük olduğu aşırı diyetler bazen aşırı saç dökülmesine neden olabilir. Bir kişi, saçlarının dökülmesine neden olabilecek bir beslenme eksikliğinin olup olmadığını kontrol etmek için kan testi için bir doktora başvurmalıdır. Doktor, beslenme eksikliğini tedavi etmek için diyet değişiklikleri ve takviyeleri önerebilir. Saç Mantarı (Tinea Capitis) Saç mantarı saç dökülmesine neden olabilen bir mantar enfeksiyonudur. Tinea capitis , kafa derisindeki saçkıranın tıbbi terimidir ve kafada geçici saç dökülmesine neden olabilir. Olası semptomlar şunları içerir: Kafa derisi veya ciltte pullu ve rengi solmuş halka benzeri lekeler Küçük başlayan ve zamanla büyüyen saç dökülmesi alanları Bölgesel dökülme, kabarcıklanma Kaşıntı, ağrı Kolayca dökülen, kırılgan saçlar Saçkıran kendi kendine iyileşmezse, doktor griseofulvin gibi mantar önleyici bir ilaç reçete edebilir. Saç dökülmesini önlemek için yapılacaklar Aşağıdaki yaşam tarzı alışkanlıkları saç dökülmesine yardımcı olabilir: Stres kaynaklarının sınırlanması Masaj, aromaterapi veya rahatlama terapisi gibi stres giderici teknikleri uygulamak Yeterli kalori tüketmek ve proteinler, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller içeren besin açısından zengin bir diyet Sigara içmekten ve ikinci el dumandan kaçınmak Alkol tüketimini azaltmak Aşağıdaki alışkanlıklar ayrıca saç dökülmesini sınırlamaya veya saç hacmini artırmaya yardımcı olabilir: Sıkı saç modellerinden kaçınmak Saçları havayla kurutmak veya saç kurutma makinesinin en düşük ayarını kullanmak Saça zarar verebilecek saç maşası, düzleştirici veya diğer ısıtma işlemlerinin kullanımının sınırlandırılması Evde renklendirme, perma veya kimyasal düzleştirme ürünlerinden kaçınmak Saçın ağırlaşmasını önlemek için hafif tuzsuz şampuan ve saç kremi kullanmak Dolaşmaları ve kırılmaları azaltmak için durulanmayan bir saç kremi veya dolaşık açıcı kullanmak Saçları mümkün olduğunca nazikçe taramak veya fırçalamak Bazı kişiler saç seyrekliğini kapatmak için saç derisi kapatıcı, saç topik yada fixplant veya başka bir ürün kullanmayı tercih edebilir. Sıkça Sorulan Sorular (SSS) Aşağıda saç dökülmesi hakkında sıkça sorulan bazı sorular yer almaktadır. Saç dökülmesinin ana nedenleri nelerdir? Erkek ve kadın tipi kellik, saç dökülmesinin ana nedenidir. Ancak sık sık yapılan sıkı saç modelleri gibi yaşam tarzı faktörleri ve alopesi gibi tıbbi durumlar da saç dökülmesine neden olabilir. Bir insan neden aniden bu kadar çok saç kaybedebilir? Anagen effluvium ve alopecia Areata gibi bazı durumlar saçların aniden dökülmesine neden olabilir. İnsanlar ani saç dökülmesinin nedenini belirlemek için bir doktorla konuşmalıdır. Birisi saçlarının dökülmesini nasıl durdurabilir? Aşağıdaki yaşam tarzı değişiklikleri saç dökülmesini önlemeye yardımcı olabilir: Meditasyon veya masaj yoluyla stresi azaltın Dengeli sağlıklı beslenmek Sıkı saç modellerinden kaçının Saç maşası gibi ısı kullanan saç şekillendirme ürünlerini azaltın Saçını nazikçe taramak Hangi vitamin eksikliği saç dökülmesine neden olur? Yapılan bir çalışmada D vitamini eksikliğinin saç dökülmesiyle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. Yazarlar ayrıca saç dökülmesini önlemeye yardımcı olmak için demiri düşük olan kişilerin demir takviyesinden ve yeterli C vitamini aldıklarından emin olmalarından faydalanabileceklerini öne sürüyorlar. Diğer vitamin ve mineraller de saç dökülmesinde rol oynayabilir. İnsanlar saç dökülmesine neden olabilecek bir vitamin eksikliğinin olup olmadığını belirlemek için bir sağlık uzmanıyla konuşabilirler. Genel Olarak Her gün belirli miktarda saçın (genellikle yaklaşık 100 tel) dökülmesi normaldir. Bir kişi normalden daha fazla saç kaybettiğini fark ederse, altta yatan bir durum olabilir. Olası nedeni ve en iyi tedavinin ne olabileceğini öğrenmek için bir doktora danışmanız önemlidir. Çoğu durumda, doktor altta yatan durumu tedavi ettikten sonra kişinin saçları normal durumuna geri döner.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum37 Okunma
-
Punisher • 1 yıl 2 ay önceBölgesel saç dökülmesi yaygın saç dökülmesinin aksine, başın belirli alanlarında oluşan saç dökülmesi çeşitli faktörler bu durumun ortaya çıkmasına neden olabilir, böylece kişinin özgüvenini değiştirebilir ve önemli bir psikolojik etki...Devamını OkuBölgesel saç dökülmesi yaygın saç dökülmesinin aksine, başın belirli alanlarında oluşan saç dökülmesi çeşitli faktörler bu durumun ortaya çıkmasına neden olabilir, böylece kişinin özgüvenini değiştirebilir ve önemli bir psikolojik etki bırakabilir. Bölgesel saç dökülmesi oluşursa muayene olunmalı Kafanın belirli bölgesinde oldukça belirgin bir alanda ortaya çıkan saç dökülmesine lokalize saç dökülmesi veya bölgesel alopesi adı verilir. Bu durumda, saçın tüm kafa derisi üzerinde oluşan seyrelme yada incelme gibi yaygın saç dökülmesinden farklı olarak, başın belirli bölgelerinde kel noktalar gelişmeye başlar. Farklı alanlar etkilenebilir ve çeşitli saç dökülmesi türlerine bağlı olarak değişebilir. Böyle bir durumla karşılaşmanız halinde dermatoloğa danışmanız şiddetle tavsiye edilir. Bir sağlık uzmanı bu tür saç dökülmesinin sebebini teşhis etmek için dermatoskopu kullanacaktır. Bu hızlı ve basit yöntem, saçlı deri hastalıklarının teşhis ve takibini geliştirmiştir. Temel olarak, ara sıra veya kronik saç dökülmesini androgenetik alopesiden ayırmaya yardımcı olur. Ayrıca saç dökülmesinin tipini yani telogen effluvium mu yoksa başka tipte bir saç dökülmesi mi olduğunu belirlemek için çekme testi yapılır. Bölgesel saç dökülmesinin başlıca türleri nelerdir? Kellik, androgenetik alopesi'nin en yaygın şeklidir ve erkeklerde şakak bölgeleri ve saç çizgisi çevresinde gerileme olmasıyla kendini gösterir. En çok erkekler bu durumdan etkilenir ancak kadınlarda da menopoz döneminde sıklıkla görülür. Aşırı sıkı ve geriye doğru sert saç bağlama stillerinin neden olduğu traksiyon alopesi, saç derisinin tekrar tekrar çekilmesiyle ortaya çıkar. Bu mekanik manipülasyonlar saç çizgisi çevresinde lokalize düzenli saç dökülmesine neden olur. Eğer geriye doğru saç bağlanması çok sert çekilirse saç köklerindeki aşırı gerilmeden dolayı kalıcı saç kayıpları meydana gelebilir. Sikatrisyel alopesi veya yara izi bırakan kaza sonrası, kaza, yanma, travma, enfeksiyon vb. dış etkenlerin saç köklerine kalıcı olarak hasar verdiği ve saçların geri dönüşümsüz olarak döküldüğü durumları kapsar. Tedavisi ise saç ekimi yapılmasıdır. Diğer etken kafa derisindeki etkilenen bölgelerin iltihaplanmasına neden olan nadir ve kronik bir durumdur. Saç kökleri tahrip olur ve bunun sonucunda belirli bölgelerde kalıcı saç dökülmesi görülür. Alopesi Areata, halka arasında saçkıran olarak bilinir, küçük kel alanlar ile karakterize dermatolojik bir durumdur. Kişide yuvarlak veya oval şekilli, saçlı deri, kaş, kirpik, sakal, bıyık veya vücut kılların da yama biçimli kayıp olması saçkıran işaretidir. Her yaşta insan bu durumdan etkilenebilir. Bu otoimmün hastalık kişiden kişiye farklı şekilde ilerler, ancak vakaların çoğunda takip eden 6 ila 12 ay içinde bölgedeki saçlar yeniden çıkar. Tinea capitis gibi bazı mantar derisi enfeksiyonları başın farklı bölgelerinde lokalize alopesiye neden olabilir. İlaç tedavisi gereklidir. Mutlaka sistemik antifungal tedavi kullanılmasını gerektirir. Ketokonazol içeren şampuanlar sıklıkla kullanılır.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum41 Okunma
-
lastmorn • 1 yıl 3 ay önceSaç dökülmesi genellikle birçok insanda genetik nedenlerden dolayı başlar, saçınızın inceldiğini fark ettiğinizde dökülen bölgelerde hafiften saç dipleri inflamasyon ağrıları oluşabilir. Özellikle saçlarınızın arasında boşluk olduğunu ve saç derinizin bazı...Devamını OkuSaç dökülmesi genellikle birçok insanda genetik nedenlerden dolayı başlar, saçınızın inceldiğini fark ettiğinizde dökülen bölgelerde hafiften saç dipleri inflamasyon ağrıları oluşabilir. Özellikle saçlarınızın arasında boşluk olduğunu ve saç derinizin bazı yerlerde incelmeler yada seyrelmeler fark ettiğinizde, duygusal olarak rahatsız edici olabilir. Neyse ki, incelen saçları tedavi etmenin ve sorunun ilerlemesini engellemenin çeşitli yolları vardır. Saçlarınız Neden İnceliyor? Yaşa bağlı saç dökülmesinin altında yatan sebepler farklıdır ancak genellikle yaygın olan iki durum sözkonusudur. En yaygın olanı, erkek veya kadın tipi saç dökülmesi olarak da adlandırılan androgenetik alopesidir. Saçların ön her iki tarafın açılması yada genel incelmesi ilk işarettir. Bu tip saç dökülmesi günümüzde çok yaygındır kesin çözüm yolu bulunamamıştır. Ancak bazı ilaçlı tedavi yöntemleriyle geçici olarak önlenebilmektedir. Bu ilaçlar şunlardır; dutasterid, finasterid, minoxidil, ru58841, setipiprant'tır. İlaçlar genellikle dht hormonu oluşmasını azaltarak etki eder. Setipiprant ise pgd2 prostaglandin oluşmasını azaltır. Genetik saç dökülmesi genler veya yaşa bağlı hormon değişikliklerinden kaynaklanabilir. Yavaş yavaş, erkeklere ve kadınlara özgü şekillerde ortaya çıkar. "Erkeklerde ön saç çizgisi çekilme eğilimindedir veya şakaklarda veya başın tepe kısmında incelme olabilir. Kadınlarda ise saçlı derinin büyük bir kısmını kapsayabilir veya orta kısım, kafa derisi gibi belirli bölgeleri etkileyebilir. Erkeklerde önlerde başlar kadınlarda vertex bölgesinde seyrelme olarak ortaya çıkar. Bir diğer yaygın saç dökülmesi tipi ise telogen effluvium olarak adlandırılır. Bu tür incelme genellikle duygusal veya fiziksel strese tepki olarak aniden ortaya çıkar. Yapılan çalışmalar "Yüksek ateş, idrar yolu enfeksiyonu veya ameliyat geçirdikten sonra bu durum meydana gelebilir. Dökülme, altta yatan bir tıbbi duruma tepki olarak veya yeni bir ilaç alınmasından dolayı da meydana gelebilir" diyor. Genetik Saç Dökülmesini Önlemek İçin Ne Yapmak Lazım Birinci basamak doktorunuz, altta yatan bir durum, ilaç tedavisi, hormon değişiklikleri veya yaşlanma nedeniyle saç kaybınızın olup olmadığını değerlendirebilir. Doktor kan tahlili isteyebilir veya tedavi önerebilir. Bir uzmana görünmek istiyorsanız, saç dökülmesi tedavisinde uzmanlaşmış ve saçların yeniden büyümesine yardımcı olacak birçok seçenek konusunda bilgili, kurul onaylı bir dermatoloğu ziyaret edin. Saçlarınızı Korumak İçin Ne Yapılmalı? Doktorunuzun önerdiği tedavi türü saç dökülmesinin nedenine bağlı olacaktır. Telogen effluvium kendi başına veya altta yatan neden tedavi edildikten sonra düzelir. Doğru tedaviler uygulandığında Telogen effluvium üç ila altı ay içinde iyileşir. Androgenetik alopesisi olan kişiler için tedavi, saç köklerini güçlendirmeyi amaçlar, böylece saç telleri kalınlaşır ve saçınız genel olarak daha yoğun görünür. Aşağıdaki tedaviler yardımcı olabilir. Saç Dökülmesi Önlemek İçin Topikal ilaçlar FDA, reçetesiz satılan minoxidili (Rogaine) hem erkekler hem de kadınlar için saç dökülmesi tedavisi olarak onayladı. Saç köklerinin kalınlaşmasına yardımcı olur ve saç uzamasını destekler. Saç derisine uygulanan bir sıvı veya köpük halinde gelir. Losyonların emilmesi için saç diplerinde en az 1 saat beklemesi gerekir. Köpük formunda olanlarda hemen kurumaması sağlanmalıdır. Ağızdan Alınan İlaçlar Son araştırmalar, onlarca yıldır yüksek tansiyonu tedavi etmek için kullanılan minoxidilin hap olarak alınmasının saç dökülmesinin tedavisinde güvenli ve etkili olduğunu ileri sürüyor. Yapılan araştırmalarda geçen yıl saç dökülmesi için oral minoxidil kullanımında bir artış olduğu görüldü. "Topikal minoxidilden yeterince fayda görmeyen veya topikal formdan dolayı kafa derisi tahrişi yaşayan kişiler için faydalıdır." Saç dökülmesini tedavi etmek için kullanılan diğer oral ilaçlar arasında finasterid (Propecia, Proscar) ve spironolakton (Aldactone) bulunur. Ağızdan alınan ilaçların yan etkileri olabilir. Örneğin, ağızdan alınan minoxidil, düşük tansiyona veya kalp çarpıntısına neden olabilir. Bu nedenle, tedavi rejimini bireysel hastalar için dikkatle uyarlıyoruz" diyor. PRP yada Saç Mezoterapisi Yöntemi Bu prosedürde, saç büyümesini teşvik etmek için kendi kanınızın yüksek konsantrasyondaki bileşenleri saç derinize enjekte edilir. Trombosit yapılan her tedavinin maliyetinin 1000 ila 1.500 lira arasında olabileceğini söylüyor. İşlemi genellikle üç ay boyunca aylık olarak tekrarlarsınız ve her yıl takip tedavilerine ihtiyaç duyarsınız. Trombosit açısından zengin plazmanın saçların yeniden büyümesi için etkinliği henüz kanıtlanmamıştır. Lazer Işık Tedavileri Düşük seviyeli LED lazer ışığı yayan cihazlar saç büyümesini teşvik edebilir. Evinizde düzenli olarak kullandığınız tarak ve kasklarda (reçetesiz) mevcutturlar. Fiyatlar birkaç yüz ila birkaç bin dolar arasında değişmektedir. Gıda Takviye Edici Kapsülleri Takviyeler bazen pahalı olabilir ve saçı büyüttüğüne dair sağlam bir kanıt yoktur. Eğer kullandığınız ilaçlarla etkileşime gitmiyorsa takviye edici kapsül kullanmada sorun yoktur. Bu tedavilerden herhangi biri için önemli olan, saç dökülmesini tespit ettiğiniz anda tedaviye başlamaktır. Eğer ki uyguladığımız tedaviler sonuç vermiyorsa, saç açıklığına çok arttıysa saç ekimi yaptırmayı da düşünebilirsiniz. Alopesi veya saç dökülmesi için vitaminler Biberiye yağı Elma sirkesi Badem yağı Hindistancevizi yağı Zeytin yağı Çörek otu yağı Soğan Yeşil çay Biotin, Selenyum, A, C, D ve E vitaminleri Saw Palmetto Kabak çekirdeği Soya sütüDaha Az Göster1 Yazar0 Yorum74 Okunma
-
Mirage • 1 yıl 4 ay öncePRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi tedavisinde kullanılan zayıflamış saçları güçlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kişinin kendi kanından elde edilen zenginleştirilmiş trombosit plazması, saçlı deriye enjekte edilir....Devamını OkuPRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi tedavisinde kullanılan zayıflamış saçları güçlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kişinin kendi kanından elde edilen zenginleştirilmiş trombosit plazması, saçlı deriye enjekte edilir. PRP'nin saç dökülmesi tedavisindeki temel amaçlarından biri, saç köklerini uyararak saç büyümesini teşvik etmektir. PRP tedavisi, saç dökülmesinin tedavi edilmesi için kullanılan bir yöntem olsa da, tedavinin tamamen saç dökülmesini tersine çevirdiğini garanti etmek mümkün değildir. PRP'nin saç büyümesini teşvik etme potansiyeli vardır ve bazı durumlarda saç dökülmesini yavaşlatabilir veya durdurabilir. Bununla birlikte, tedavinin etkinliği kişiden kişiye değişebilir ve sonuçlar bireysel olarak farklılık gösterebilir. PRP tedavisi genellikle diğer saç dökülmesi tedavileriyle birlikte kullanılır, örneğin minoksidil veya finasterid gibi ilaçlarla kombinasyon halinde uygulanabilir. Ayrıca, saç dökülmesinin altında yatan temel nedenlere bağlı olarak tedavi süreci ve sonuçları da değişebilir. Bu nedenle, PRP tedavisinin saç dökülmesini tamamen tersine çevireceğini veya dökülen saçların tamamen çıkacağını söylemek zordur. Tedavi hakkında daha fazla bilgi almak ve sonuçları hakkında beklentilerinizi belirlemek için bir dermatolog veya saç dökülmesi uzmanına danışmanız önemlidir. PRP tedavisi zayıflamış saçları güçlendirir mi? PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi olan kişilerde saç gürleşmesini teşvik etmek için kullanılan bir yöntemdir. PRP'nin içerisinde bulunan büyüme faktörleri ve hücresel sinyaller, saç köklerini uyarmaya ve saç büyümesini teşvik etmeye yardımcı olabilir. PRP tedavisi saç gürleşmesi için bazı olumlu sonuçlar gösterebilir. Yapılan çalışmalar, PRP'nin saç kalitesini artırabileceğini, saç yoğunluğunu artırabileceğini ve saç büyümesini teşvik edebileceğini göstermiştir. Bununla birlikte, tedavinin etkinliği kişiden kişiye değişebilir ve sonuçlar bireysel olarak farklılık gösterebilir. PRP tedavisi genellikle bir dizi seans halinde uygulanır ve tedavi süresi ve sıklığı kişinin saç dökülmesi durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavi sonuçları genellikle zamanla ortaya çıkar ve tedavinin başarılı olması için düzenli olarak takip edilmesi önemlidir. Ancak, önemli bir nokta şudur: PRP tedavisi, tamamen kel olan bölgelerde yeni saç çıkarmaz. Eğer saç kökleri tamamen kaybolmuşsa, PRP tek başına yeterli olmayabilir. Tedavi, genellikle mevcut saç köklerini güçlendirmek ve saç büyümesini teşvik etmek için kullanılır. Sonuç olarak, PRP tedavisi saç gürleşmesini teşvik edebilir ve saç kalitesini artırabilir, ancak etkinliği kişiden kişiye değişebilir. En iyi sonuçlar için bir dermatolog veya saç dökülmesi uzmanıyla görüşmek önemlidir, çünkü tedavi süreci ve sonuçları kişinin durumuna ve ihtiyaçlarına göre planlanmalıdır. Prp yada saç mezoterapisi yaptıranlar saç çıkarıp çıkarmadığını önerip önermediklerini konudan yorumlarını paylaşabilirler.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum44 Okunma
-
Hakan • 1 yıl 2 ay önceBeyaz saçları eski rengine döndürmek için saçların hangi sebepten dolayı döküldüğüne bakmak gerekir. Bazı besin eksiklikleri ve sağlık koşulları saçların erken beyazlamasına neden olabilir, ancak genetik veya yaşlanmadan kaynaklanıyorsa doğal...Devamını OkuBeyaz saçları eski rengine döndürmek için saçların hangi sebepten dolayı döküldüğüne bakmak gerekir. Bazı besin eksiklikleri ve sağlık koşulları saçların erken beyazlamasına neden olabilir, ancak genetik veya yaşlanmadan kaynaklanıyorsa doğal rengi geri kazandırmak imkansızdır. Temel neden eksiklikler ise, beslenmedeki değişiklikler beyazlamanın yavaşlamasına yardımcı olabilir. Saçlarınız, melanosit hücreleri üreten pigment üreten bir bileşen olan melanin kaybından dolayı gri veya beyaza döner. Bunlar doğal saçınızı ve ten renginizi oluşturur. Ne kadar az melanin varsa saç renginiz o kadar açık olur. Gri saçta minimum melanin bulunurken beyaz saçta hiç melanin yoktur. Yaşlandıkça saçınızdaki melanin kaybı doğaldır. Aslında, 30'lu yaşlarınıza geldikten sonra saçınızın griye dönme ihtimalinin her on yılda bir yüzde 20'ye kadar arttığı tahmin edilmektedir. Bazı insanlar sağlık ve genetik nedeniyle saç beyazlaması biraz daha erken götürebilir. karaciğer tarafından üretilen enzimler yaşlanmayla birlikte azalır. Saçlar beyaza dönmeye başladıktan sonra doğal saç renginizi geri kazanma konusunda pek çok yanlış bilgi var. Burada, gri saçların tedavisiyle ilgili en yaygın efsanelerden bazılarını yıkacağız ve bunun yerine saç renginizi korumak için seçebileceğiniz diğer yolları keşfedeceğiz. Beyaz saçları eski rengine döndürmek mümkündür? Saçlar özünde doğal olarak beyazdır. Melanin, genetiğe dayalı olarak doğduğunuz saçın renginden sorumludur. Saç kökleriniz, melaninin protein keratinleriyle birleşen pigmentleri oluşturmak için kullandığı hücreleri içerir. Saçlarda melanin kaybı özellikle 30'lu yaşlardan sonra doğal olarak meydana gelir. Saç rengi kaybının kesin oranı büyük ölçüde genleriniz tarafından belirlenir. Eğer ebeveynleriniz erken beyazlama yaşadıysa, muhtemelen siz de aynısını görebilirsiniz. Çevrimiçi ortamda ve ürün pazarlamacıları tarafından öne sürülen iddialara rağmen, nedeni genetik ise beyaz saçları tersine çevirmek mümkün değildir. Saç kökleriniz melaninini kaybettiğinde bunu kendi başlarına üretemezler. Melanin üretimi yavaşladıkça saçlarınız önce griye, ardından melanin üretimi tamamen durduğunda beyaza döner. Saç en geç kaç yaşında beyazlar? Erken beyazlayan saçlar (20'li ve 30'lu yaşlardan önce) çoğunlukla kalıtsaldır. Ancak bazı beslenme yetersizliklerinin ve altta yatan tıbbi durumların da katkıda bulunması mümkündür. Aşağıdaki olasılıklar hakkında bir doktorla görüşmeniz doğru olur. Beslenme eksiklikleri Dengeli bir diyet uygularsanız, beyaz saçlarınızın herhangi bir beslenme eksikliğiyle bağlantılı olma ihtimali yoktur. Diyetiniz belirli besin maddelerinden yoksunsa, örneğin, yoğurt, sarımsak, tahin, fındık, ceviz vs. bu durum saç köklerinizdeki melanin üretimini çok iyi etkileyebilir. B-12 vitamini en yaygın suçludur; folat, bakır ve demir eksiklikleri de riskinizi artırır. Diyet takviyeleri bu eksikliklere yardımcı olabilir ve birkaç hafta sonra doğal saç renginizin yeniden çıkmaya başladığını görebilirsiniz. Yine de herhangi bir takviye almadan önce doktorunuza danışmalısınız. Gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını görmek için kan testleri yapılır. Gri saçları tedavi etmek için takviye almak, bu besinlerin herhangi birinde teşhis edilmiş bir eksiklik olmadığı sürece işe yaramaz. Temel sağlık koşulları Erken beyazlayan saçlar ayrıca aşağıdakiler de dahil olmak üzere belirli sağlık durumlarıyla bağlantılı olabilir: Vitiligo Tiroid hastalığı Alopesi Areata Hormon dalgalanmaları da saçların beyazlamasında rol oynayabilir. Bu tür tıbbi durumların yönetilmesi teorik olarak melanin ve doğal saç renginizin zaman içinde yenilenmesine yardımcı olabilir. Beyazlayan saçlar eski rengine dönebilir mi? Saçların beyazlaması yaşlanma, genetik faktörler, beslenme yetersizlikleri ve tıbbi durumlardan etkilenen doğal bir süreçtir. Yine de, doğal tedavilerin bu durumu tersine çevireceğini ve doğal saç renginizi geri kazanmanıza yardımcı olmayı vaat eden ürünleri pazarlamaya devam eden web siteleri var. Beyaz saç hangi vitamin eksikliğinden olur? Bazı besinlerin genel melanin üretimindeki rolü göz önüne alındığında, bazı üreticiler gri saç takviyelerini teşvik etmektedir. Popüler içerikler arasında biotin, çinko ve selenyumun yanı sıra B-12 ve D-3 vitaminleri bulunur. Ancak aynı kural burada da geçerlidir: Teşhis edilmiş bir beslenme eksikliğiniz olmadığı sürece, bu takviyeler saçınızın beyazlamasına neden olan melanin üretimi eksikliğini tersine çevirmez. Saç beyazlamasını önleyen maskeler Beyaz saçları koyulaştırabildiği öne sürülen çeşitli ev yapımı saç maskesi tarifleri vardır. Yaygın olarak kullanılan içerikler arasında hindistancevizi yağı, limon suyu ve esansiyel yağlar bulunur; bunların tümü kafa derinizdeki iltihabı azaltmayı ve antioksidanları artırmayı amaçlar. Saçlarınız daha sonra yumuşak ve parlak görünse de, saç maskelerinin melanin üretimini artırma olasılığı zayıftır. Ortalıkta dolaşan bir diğer efsane ise saçlarınızdaki beyazlardan kurtulmak için patates kabuklarının kullanılmasıdır. Buradaki fikir, patates kabuklarındaki doğal nişastaların zamanla köklerinizin kararmasına yardımcı olabilmesidir. Bu yöntemin bilimsel dayanaktan yoksun olmasının yanı sıra, patatesleri saçınızda kullanmayı bıraktığınızda sonuçların da kaybolması muhtemeldir. Saç beyazlamasını nasıl önlenir? Altta yatan bir beslenme eksikliğiniz veya tıbbi durumunuz olmadığı sürece, saçların beyazlamasını önlemenin kesin bir yolu yoktur. Ancak başlangıcını yavaşlatmaya yardımcı olmak için deneyebileceğiniz bazı çareler olabilir : Stres hormonları saç foliküllerindeki melanin üretimini kesintiye uğratabileceğinden stresi yönetmek. Sigarayı bırakmak zor olabilir, ancak doktorunuz sizin için işe yarayan bir bırakma planı hazırlayabilirsiniz. Aşırı zayıflamaktan kaçınmak Kimyasallara ve kirliliğe maruz kalmanızı azaltmak Şapka ve eşarp takarak saçlarınızı güneşten koruyun Saçtaki melanin nasıl artırılır? Saçınızdaki melanin kayıpları genetikten kaynaklanıyorsa bunu tersine çevirmenin yolu yoktur. Saçınızın beyaza dönmesini istemiyorsanız kalıcı ve yarı kalıcı boyalar da dahil olmak üzere seçenekler hakkında bir kuaförle konuşabilirsiniz. Birkaç beyaz saçı kapatmaya çalışıyorsanız topik ve kremlerde işe yarayabilir. Ticari ürünlerin neden olduğu potansiyel saç hasarını önlemek istiyorsanız, doğal saç boyaları dikkate almanız gereken diğer seçeneklerdir. Olasılıklar arasında kına ve Hint bektaşi üzümü yer alır. Öte yandan beyazlayan saç bakım ürünleri sayesinde beyazlayan saçlarınızı kapatabilirsiniz. Bunlar sadece saç renginizi güzelleştirmekle kalmaz, aynı zamanda gri saçlarınızın sararmasını ve kırılganlaşmasını da önler. Genel olarak şunu söyleyebiliriz Erken beyazlama olasılığı saç foliküllerinizin melanin üretme şekline bağlıdır. Bazen stres, beslenme yetersizlikleri ve diğer yaşam tarzı faktörleri melanin üretimini durdurabilir. Bu sorunlar tersine çevrildiğinde melanin geri kazanılabilir. Çoğu durumda, grileri görmeye başladığınız yaş ve bunların kapsamı genleriniz tarafından kontrol edilir. Genetik olarak beyazlayan saçlar geri döndürülemez. Bununla birlikte, saç beyazlaması için doğal yöntemler ve ürünleri tercih edin, aralarından seçim yapabileceğiniz çok sayıda saç ürünü ve boya vardır.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum49 Okunma
-
Mirage • 1 yıl 8 ay önce20 yaşında saç dökülmesi neden olur aşırı derecede dökülmeler normal mi, bu sorunun cevabını verebilmek için doktora muayene olmak gerekir. Altta yatan sebep eğer belirli bir eksiklikten yada hastalıktan dolayı...Devamını Oku20 yaşında saç dökülmesi neden olur aşırı derecede dökülmeler normal mi, bu sorunun cevabını verebilmek için doktora muayene olmak gerekir. Altta yatan sebep eğer belirli bir eksiklikten yada hastalıktan dolayı kaynaklanmıyorsa genelde genetik yatkınlık olduğu anlaşılabilir. Genç yaşlarda başlayan 18, 19, 20'li yaşlarda saç dökülmesi normal bir durum olabilir. Saç dökülmesi, genellikle kalıtımsal faktörler, hormonel değişiklikler, stres, sağlıksız beslenme, yanlış saç bakımı veya bazı sağlık sorunları gibi çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir. Genellikle erkeklerde genetik saç dökülmesi olarak bilinen erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) 20'li yaşlarda başlayabilir. Bu durumda saç çizgisi geriye doğru çekilebilir veya tepe bölgesinde seyrelme ve saç kaybı görülebilir. Kadınlarda da saç dökülmesi hormonel değişiklikler veya genetik faktörlerden kaynaklanabilir. Ancak, her bireyin saç dökülmesi deneyimi farklı olabilir. Bazı insanlar daha erken yaşlarda saç dökülmesi yaşarken, bazıları için bu süre daha ileri yaşlarda başlayabilir. Eğer saç dökülmeniz normalden daha fazla ve belirginse veya endişe verici boyutta ise, bir dermatoloğa veya saç uzmanına danışmanızda fayda vardır. Genç yaşta saç dökülmesi neden olur? Genç yaşta saç dökülmesinin birkaç olası nedeni vardır. İşte genç yaşta saç dökülmesinin yaygın nedenleri: Genetik faktörler belirleyici unsurdur. Ailede saç dökülmesi sorunu varsa, genetik olarak saç dökülmesine yatkınlık olabilir. Erkeklerde genetik saç dökülmesi olarak bilinen erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) en yaygın genetik saç dökülmesi türüdür. Hormonal değişiklikler en temel sebeplerden biridir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler saç dökülmesine yol açabilir. Gençlerde ergenlik dönemindeki hormonal dalgalanmalar veya hormonal dengeyi etkileyen diğer faktörler saç dökülmesine neden olabilir. Sağlık sorunları dökülmeleri artırabilir. Bazı sağlık sorunları saç dökülmesine yol açabilir. Örneğin, tiroid problemleri, hormonal dengesizlikler, cilt hastalıkları veya bağışıklık sistemi hastalıkları saç dökülmesine neden olabilir. Stres faktörü dökülmeyi tetikler. Yoğun veya uzun süreli stres saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres, saç döngüsünü etkileyerek daha fazla saçın dinlenme veya dökülme evresine geçmesine neden olabilir. Yanlış saç bakımı dökülmeye neden olabilir. Agresif kimyasal işlemler, sıkı saç toplamaları, sık saç şekillendirme veya ısı ile şekillendirme gibi yanlış saç bakımı yöntemleri saçı zayıflatabilir ve saç dökülmesine neden olabilir. Saç dökülmesi genç yaşta rahatsızlık verici olabilir, bu yüzden erken yaşlarda neyin sebep olduğunu öğrenmek daha sonra uygun tedaviye başlamak çok önemlidir.Daha Az Göster3 Yazar3 Yorum83 Okunma
-
Chemist • 1 yıl 8 ay önceSaçların yanlardan açılması birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Bu nedenle sorunun kökenini belirlemek için bir uzmana danışmanızda fayda var. Ancak genel olarak, saçların yanlardan açılmasını önlemek için aşağıdaki adımları takip...Devamını OkuSaçların yanlardan açılması birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Bu nedenle sorunun kökenini belirlemek için bir uzmana danışmanızda fayda var. Ancak genel olarak, saçların yanlardan açılmasını önlemek için aşağıdaki adımları takip edebilirsin: 1. Saç bakımına dikkat edin, saçını düzenli olarak yıkamak ve nemlendirmek önemlidir. Saç tipine uygun şampuan ve saç kremi kullanarak saçını güçlendirebilir ve nem dengesini koruyabilirsin. Ayrıca saç maskeleri veya saç yağları kullanarak saçlarını besleyebilirsin. 2. Isı şekillendiricileri azaltmanız gerekir, saçını sık sık düzleştirici, maşa veya fön gibi ısı şekillendiricilerle işlem görmekten kaçınmak saçların zarar görmesini engeller. Isı saçları kurutabilir ve zayıflatabilir, bu da yanlardan açılmaya neden olabilir. Eğer ısı şekillendiricileri kullanman gerekiyorsa, saç koruyucu sprey veya serum kullanarak saçlarını korumayı unutma. 3. Saçlarına nazik davranın, saçlarını taramak veya şekillendirmek için agresif olmamaya çalış. Saçları sertçe tararken veya sıkı saç modelleri yaparken saç köklerini zayıflatabilir ve saçların yanlardan açılmasına neden olabilirsin. Saçlarını tararken geniş dişli bir tarak veya saç fırçası kullanarak nazik hareketlerle tarayabilirsin. 4. Sağlıklı bir beslenmeye özen gösterin, sağlıklı bir beslenme düzeni, saçlarının genel sağlığını etkiler. Dengeli bir beslenme ile vücuduna gerekli olan vitaminler, mineraller ve proteinleri alarak saçların güçlenir. Sağlıklı bir diyet içinde yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve protein kaynaklarına yer vermek önemlidir. 5. Stresi yönetin, stres saç sağlığını olumsuz etkileyebilir ve saç dökülmesine neden olabilir. Stresi yönetmek için yoga, meditasyon, egzersiz veya hobiler gibi rahatlama tekniklerini deneyebilirsin. Ayrıca yeterli uyku almak da stresi azaltmanı ve saç sağlığını iyileştirmeni destekler. Bu adımlar, saçlarının yanlardan açılmasını engellemene yardımcı olabilir. Ancak, saç sorunları genellikle kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Saçların yanlardan açılması neden olur? Evet, saçların yanlardan açılması normal olabilir. Saçlarımızın doğal olarak belirli bir yönde büyüme eğilimi vardır ve bazen bu nedenle saçlar yanlardan açılabilir. Bu genellikle saçın doğal yapısıyla ilgili bir durumdur ve endişe edilecek bir durum değildir. Ancak, saçların aşırı derecede yanlardan açılması, saç kaybı veya saç incelmesi belirtileriyle birlikteyse, bu durum altında yatan başka sorunlar olabilir. Saç dökülmesi, hormonal değişiklikler, beslenme eksiklikleri, stres, sağlık sorunları veya saçı zararlı şekilde işlemek gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Eğer saçlarının yanlardan açılmasıyla ilgili endişelerin varsa, bir dermatolog veya uzman bir saç uzmanına danışmak iyi bir fikir olacaktır. Uzman, saçınızın durumunu değerlendirip, uygun tedavi veya bakım önerileri sunabilir. Şakaklarda açılma nedenleri Şakaklarda saç dökülmesi genellikle erkek tipi kellik olarak bilinen androgenetik alopesi olarak adlandırılan bir durumla ilişkilidir. Bu durum, genetik yatkınlık, hormonal değişiklikler ve yaşlanma süreciyle ilişkilidir. Ancak şakaklarda saç dökülmesi için diğer olası nedenler şunlar olabilir: 1. Androgenetik Alopesi tipi, genetik faktörler en yaygın şakak saç dökülmesi nedenidir. Saç dökülmesi, testosteron hormonunun dihidrotestosterona (DHT) dönüşmesi sonucu saç köklerinin zayıflaması ve incelmesiyle meydana gelir. 2. Yoğun stres, saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres, saç foliküllerinin uyku dönemine girmesine neden olarak saç dökülmesini tetikleyebilir. 3. Yanlış beslenme düzeni, dengesiz bir beslenme, vücudun saç sağlığını olumsuz etkileyebilir. Sağlıklı saç büyümesi için vitamin, mineral ve proteinlerin yeterli miktarda alınması önemlidir. Beslenme eksiklikleri saç dökülmesine neden olabilir. 4. Saç bakımı hataları kaynaklı, saçları sürekli olarak sıkı şekillerde tutmak (örneğin at kuyruğu veya örgü), saç köklerine ve saç tellerine aşırı gerilme uygulayarak saç dökülmesine neden olabilir. 5. Saç ürünleri ve kimyasal işlemler, yanlış veya aşırı kullanılan saç ürünleri, saç derisinde tahrişe ve saç dökülmesine yol açabilir. Aynı şekilde, aşırı kimyasal işlemler (örneğin perma, düzleştirme veya ağartma) saçların zayıflamasına ve dökülmesine neden olabilir. 6. Sağlık sorunları neden olabilir, şakaklarda saç dökülmesi bazen hormonal bozukluklar, tiroid hastalıkları, saç derisi enfeksiyonları veya başka ciddi sağlık sorunlarına bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Eğer şakaklarda saç dökülmesi yaşıyorsan ve endişelerin varsa, bir dermatolog veya saç uzmanına başvurmanı öneririm. Uzman, saç dökülmesinin nedenini değerlendirebilir ve uygun tedavi seçeneklerini önerebilir.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum65 Okunma
-
lusyus • 1 yıl 8 ay önceSaçta genç yaşta seyrelme olması normal mi, bu soruya evet diyebilriz, saçlarda seyrelme bazı durumlarda normal bir süreç olabilir. Saç dökülmesi ve seyrelme genellikle yaşlanmanın doğal bir parçasıdır ve çoğu...Devamını OkuSaçta genç yaşta seyrelme olması normal mi, bu soruya evet diyebilriz, saçlarda seyrelme bazı durumlarda normal bir süreç olabilir. Saç dökülmesi ve seyrelme genellikle yaşlanmanın doğal bir parçasıdır ve çoğu insanın hayatının bir noktasında karşılaştığı bir durumdur. Saç dökülmesi, hormonal değişiklikler, genetik faktörler, stres, beslenme eksiklikleri, bazı ilaçlar veya tıbbi durumlar gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Ancak, saçta belirgin bir seyrelme veya aşırı dökülme yaşanıyorsa, altında yatan başka bir sorun olabilir. Saç dökülmesinin şiddetli veya aniden oluşması, saç derisinde tahriş veya kaşıntı, yuvarlak lekeler veya saç çizgisinde belirgin bir gerileme gibi belirtiler varsa, bir dermatolog veya uzmana danışmak önemlidir. Bu belirtiler, altta yatan bir tıbbi durumu veya saç kaybının farklı bir nedenini gösterebilir. Saçlar neden seyrelir? Saçların seyrelmesi birkaç farklı faktörden kaynaklanabilir. İşte saç seyrelmesinin yaygın nedenlerinden bazıları: Ailesel saç dökülmesi veya androgenetik alopesi olarak bilinen durum, en yaygın saç seyrelmesi nedenidir. Bu durum, kalıtımsal olarak geçen genler nedeniyle saç foliküllerinin zamanla incelmesi ve zayıflaması sonucu oluşur. Erkeklerde, saç dökülmesi genellikle şakaklarda ve tepede ilerlerken, kadınlarda genellikle saçın üst kısmında seyrelme görülür. Hormon seviyelerindeki değişiklikler, saç dökülmesine neden olabilir. Özellikle kadınlarda, hamilelik, doğum sonrası dönem, menopoz gibi hormonal değişiklikler saç seyrelmesine yol açabilir. Erkeklerde ise testosteron hormonunun dihidrotestosterona dönüşmesi saç foliküllerini etkileyerek saç dökülmesine neden olabilir. Şiddetli stres durumları, vücutta hormonal değişikliklere yol açabilir ve bu da saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres altında, saç foliküllerinin büyüme döngüsü bozulabilir ve daha fazla saç dökülmesi gözlemlenebilir. Bazı sağlık sorunları ve tıbbi durumlar, saç seyrelmesine neden olabilir. Örneğin, tiroid bozuklukları, hormonal dengesizlikler, demir eksikliği anemisi, otoimmün hastalıklar ve saç derisi enfeksiyonları saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Yanlış beslenme tarzı sağlıksız beslenme, yetersiz besin alımı ve vitamin eksiklikleri saç sağlığını etkileyebilir ve saç seyrelmesine neden olabilir. Özellikle demir, çinko, B vitaminleri ve protein gibi besin maddeleri saçların sağlıklı büyümesi için önemlidir. Bu faktörler saç seyrelmesine katkıda bulunabilir, ancak her bireyin durumu farklı olabilir. Eğer saç seyrelmesi veya aşırı saç dökülmesi yaşıyorsanız, bir dermatolog veya uzmana danışmak önemlidir. Uzmanlar, saç seyrelmesinin nedenini belirleyebilir ve size uygun tedavi seçenekleri hakkında bilgi verebilir. Vitamin eksikliği saç seyrelmesi yapar mı? Evet, vitamin eksikliği saç seyrelmesine katkıda bulunabilir. Sağlıklı saç büyümesi için çeşitli vitamin ve minerallere ihtiyaç vardır. İşte bazı önemli vitaminler ve mineraller ve saç sağlığı üzerindeki etkileri: Demir eksikliği, saç dökülmesine neden olabilir. Demir, saç foliküllerinin güçlü kalmasını ve sağlıklı saç üretimini destekler. Demir eksikliği anemisi olan kişilerde saç dökülmesi sıkça görülür. Biotin (B7 vitamini), niasin (B3 vitamini), folik asit (B9 vitamini) gibi B vitaminleri, saç sağlığı için önemlidir. Biotin eksikliği, saçın zayıflamasına ve saç dökülmesine yol açabilir. Niasin ve folik asit de sağlıklı saç büyümesi için gereklidir. C vitamini, saç foliküllerinin güçlenmesine ve kollajen üretimine yardımcı olur. Antioksidan özellikleri sayesinde saçı serbest radikallerin zararlı etkilerine karşı korur. Çinko, saç foliküllerinin sağlıklı kalmasını ve saç üretimini destekler. Çinko eksikliği, saç dökülmesine ve saçın zayıflamasına neden olabilir. E vitamini, saç derisindeki kan dolaşımını artırarak saç foliküllerini besler. Antioksidan özellikleri sayesinde saçı serbest radikallerin zararlı etkilerine karşı korur. Bu vitamin ve minerallerin eksikliği, saçın zayıflamasına, seyrelmesine ve dökülmesine katkıda bulunabilir. Ancak, her bireyin durumu farklı olduğu için, saç sağlığına etki eden diğer faktörler de dikkate alınmalıdır. Beslenme düzeninizi gözden geçirerek ve gerektiğinde bir sağlık uzmanıyla görüşerek vitamin eksikliklerini tespit etmek ve düzeltmek önemlidir. Saç sağlığınızı desteklemek için dengeli bir beslenme alışkanlığına sahip olmak ve gerektiğinde vitamin takviyeleri almak faydalı olabilir.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum48 Okunma
-
Hakan • 1 yıl 8 ay önceSaç derisinde bu tip rahatsızlıkların oluşmasında birkaç farklı nedenden vardır. Genellikle mantar enfeksiyonları, sivilce, kıl kökü iltihabı, şampuanlar, stres gibi nedenler sebep olabilmektedir. Saç derisinde mantar enfeksiyonları, kaşıntı, kızarıklık, yara...Devamını OkuSaç derisinde bu tip rahatsızlıkların oluşmasında birkaç farklı nedenden vardır. Genellikle mantar enfeksiyonları, sivilce, kıl kökü iltihabı, şampuanlar, stres gibi nedenler sebep olabilmektedir. Saç derisinde mantar enfeksiyonları, kaşıntı, kızarıklık, yara ve kabuklanma gibi belirtilere neden olabilir. Mantar enfeksiyonları genellikle tinea capitis veya seboreik dermatit gibi durumlarla ilişkilidir. Deride egzama varlığı kabuklanma yapabilir. Saç derisindeki egzama, inflamasyona bağlı olarak yara ve kabuklanmaya neden olabilir. Egzama genellikle kuru, kızarık ve kaşıntılı bir ciltle ilişkilidir. Psoriasis, bağışıklık sistemi ile ilişkili bir cilt hastalığıdır. Saç derisindeki psoriasis, kırmızı lezyonlar, kalınlaşmış deri plakları, yara ve kabuklanma ile karakterizedir. Deri iltihabı enfeksiyona sebep verebilir. Saç derisindeki iltihaplanma, örneğin folikülit veya akne gibi durumlarda oluşabilir. Bu durumlar saç foliküllerinin enfeksiyonu veya iltihaplanması sonucu yaralar ve kabuklanma ile sonuçlanabilir. Saç derisindeki aşırı kuru cilt, yaraların oluşmasına ve kabuklanmaya yol açabilir. Kuruluk, saç derisinde tahrişe ve çatlaklara neden olabilir. Kontakt dermatit veya alerjik dermatit gibi deri reaksiyonları, saç derisinde yara ve kabuklanmaya neden olabilir. Bu durumlar genellikle cilde temas eden bir alerjene veya tahriş edici maddeye maruz kalmanın bir sonucudur. Eğer saç derinizde yara ve kabuklanma gibi belirtiler yaşıyorsanız, bir dermatoloğa danışmanız önemlidir. Doktorunuz doğru teşhisi koyabilir ve uygun tedavi seçeneklerini önerebilir. Saç derisinde pullanma ve kaşıntı nasıl geçer? Saç derisindeki pullanma ve kaşıntıyı hafifletmek veya geçirmek için aşağıdaki önlemleri denemeniz yararlı olabilir. Çay ağacı yağı çok az miktarda zeytinyağı ile karıştırılıp doğrudan saçlı deriye masaj yapılır yada şampuan içine 10- 20 damla çay ağacı yağı eklenerek de kullanılabilir. Limon otu yağıda etkili olabilir. Limon otu yağı da kepek ve saçlı deri kaşıntısı için etkili olabilir. Saç derisini düzenli olarak yıkamak, ölü deri hücrelerini ve birikmiş yağı temizlemeye yardımcı olur. Ancak, agresif şampuanlar ve sıcak su kullanmaktan kaçınmalısınız, çünkü bu durum saç derisini daha da kurutabilir. Hafif ve doğal içerikli bir şampuan tercih edin ve ılık suyla yıkama yapın. Saç derisini nemlendirici bir ürünle düzenli olarak beslemek önemlidir. Saç derisini nemlendiren doğal içeriklere sahip olan özel saç serumları veya losyonlar kullanabilirsiniz. Bunları saç derisine masaj yaparak uygulayın. Saç derisine doğal yağlar uygulamak, nemlendirme sağlayabilir ve kaşıntıyı hafifletebilir. Hindistan cevizi yağı, badem yağı, jojoba yağı veya zeytinyağı gibi doğal yağları saç derisine hafifçe masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Ancak, yağları fazla kullanmamaya dikkat edin, çünkü aşırı yağlılık sorunlara neden olabilir. Seboreik dermatit gibi özel durumlar için geliştirilmiş şampuanları deneyebilirsiniz. Bu tür şampuanlar, mantar enfeksiyonunu azaltmaya yardımcı olabilir ve saç derisindeki pullanmayı ve kaşıntıyı hafifletebilir. Doktorunuza danışarak bu tür şampuanların kullanımı hakkında bilgi alabilirsiniz. Saç derinize temas eden alerjenlere veya tahriş edici maddelere dikkat etmek önemlidir. Örneğin, bazı şampuan, saç spreyi veya stil ürünleri ciltte reaksiyonlara neden olabilir. Bunları kullanmadan önce içeriklerini kontrol edin ve mümkünse hassas ciltler için formüle edilmiş ürünleri tercih edin. Beslenmeye dikkat etmeniz önemlidir. Sağlıklı bir beslenme, saç derisi ve genel cilt sağlığı için önemlidir. Omega-3 yağ asitleri, B vitaminleri, çinko ve E vitamini gibi besin maddeleri saç derisi sağlığını destekler. Bu besinleri içeren balık, ceviz, badem, yeşil yapraklı sebzeler, tam tahıllar ve meyveleri diyetinize ekleyin. Kafada kabuklu kepek neden olur? Saç derisinin yeterince hava alamaması, nemsiz ve kuru kalması kabuklu köpeklere neden olabilir. Saçlarınızı çok sıcak suyla yıkamanız, kimyasal içerikli saç ürünlerini sıkça kullanmak kepek yapabilir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum65 Okunma
-
Lemos • 1 yıl 6 ay önceKortizon genellikle kortikosteroid olarak da adlandırılan bir tür steroid hormonudur. Tıbbi tedavide, kortizon veya kortikosteroidler, vücudun doğal kortizol hormonunun yapısını taklit eden sentetik ilaçlardır. Kortizon, çeşitli iltihaplı durumları ve hastalıkları...Devamını OkuKortizon genellikle kortikosteroid olarak da adlandırılan bir tür steroid hormonudur. Tıbbi tedavide, kortizon veya kortikosteroidler, vücudun doğal kortizol hormonunun yapısını taklit eden sentetik ilaçlardır. Kortizon, çeşitli iltihaplı durumları ve hastalıkları tedavi etmek için kullanılır, ancak uzun süreli kullanımı veya aniden kesilmesi bazı yan etkilere neden olabilir. Kortizon bırakıldıktan sonra ortaya çıkabilecek bazı yaygın yan etkiler şunlardır: Adrenal Yetmezlik: Uzun süreli kortizon kullanımı, vücudun kendi kortizol üretimini azaltabilir. Kortizon aniden kesildiğinde veya doz hızla azaltıldığında, adrenal bezlerin yeterince kortizol üretememesi nedeniyle adrenal yetmezlik meydana gelebilir. Bu durum, yorgunluk, zayıflık, bulantı, kusma, düşük tansiyon ve ciltte renk değişikliği gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Kilo Alma: Kortizon, vücutta sıvı birikimine ve iştahın artmasına neden olabilir. Bu da kilo alımına yol açabilir, özellikle yüz, boyun, gövde ve karın bölgelerinde yağ birikimine sebep olabilir (bu duruma "kortizon bölgesel yağlanma" denir). Kemik Problemleri: Uzun süreli kortizon kullanımı, kemik yoğunluğunda azalmaya ve osteoporoz riskinde artışa yol açabilir, bu da kemik kırıklarına neden olabilir. Kas Zayıflığı: Kortizon, kas kütlesinde azalmaya ve kas gücünde düşüşe neden olabilir. Cilt Sorunları: Kortizon bırakıldıktan sonra ciltte akne, kızarıklık ve ciltte incelme gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Saç Dökülmesi: Kortizon saç dökülmesi yapar mı, bazı durumlarda hafif derecede geçici saç dökülmesi yaptığı yorumlarda bildirilmiştir. Ancak bu durum herkeste olmayabilir. Duygusal Değişiklikler: Kortizonun ani kesilmesi veya azaltılması bazı insanlarda duygusal dalgalanmalara ve ruh hali değişikliklerine neden olabilir. Şeker Düzeyinde Yükselme: Kortizon, kan şekerini artırabilir, bu nedenle şeker hastalığı olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Yukarıdaki yan etkiler, herkes için geçerli olmayabilir ve bireyler arasında farklılık gösterebilir. Kortizonun kullanımı ve bırakılması konusunda her zaman doktorunuzla iletişim kurmanız önemlidir. İlaçlarda kortizon ne için kullanılır? Kortizon, kortikosteroid adı verilen bir ilaç grubuna aittir ve vücutta doğal olarak bulunan kortizon hormonuna benzer etkilere sahiptir. Kortizonun kullanımı, bir dizi tıbbi durumu tedavi etmek veya semptomları kontrol altına almak için yaygın olarak yapılır. Bazı temel kullanım alanları şunlardır: İltihaplı Hastalıklar: Kortizon, vücuttaki iltihabı azaltarak ve bağışıklık sistemini baskılayarak çeşitli iltihaplı hastalıkların tedavisinde kullanılır. Bu hastalıklar arasında romatoid artrit, lupus, astım, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi otoimmün hastalıklar bulunur. Allerjik Reaksiyonlar: Kortizon, şiddetli alerjik reaksiyonlarda ve anafilaksi durumlarında kullanılır. Alerjik reaksiyonları bastırarak şişme, kızarıklık ve kaşıntı gibi semptomları hafifletir. Cilt Sorunları: Egzama, sedef hastalığı ve alerjik cilt reaksiyonları gibi cilt sorunlarının tedavisinde kortizonlu krem veya merhemler kullanılır. Solunum Yolu Sorunları: Kortizon, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi solunum yolu sorunlarının tedavisinde ve akciğerlerin şişmesini azaltmak için kullanılabilir. Organ Nakli: Organ nakli sonrasında vücuttaki bağışıklık tepkisini baskılamak ve doku reddini önlemek için kortizon kullanılabilir. Önemli not: Kortizon ilaçları güçlü etkilere sahiptir ve uzun süreli kullanımlarda bazı yan etkileri olabilir. Bu nedenle, kortizon tedavisi uzman doktor tarafından reçete edilmeli ve düzenli olarak takip edilmelidir. Kortizon iğnesi ne işe yarar? Kortizon iğnesi, kortikosteroid adı verilen bir ilaç grubuna aittir ve vücutta doğal olarak bulunan kortizon hormonunun sentetik bir versiyonunu içerir. Kortizon iğnesi, çeşitli tıbbi durumların tedavisinde kullanılır ve genellikle aşağıdaki amaçlarla kullanılır: İltihaplı Hastalıkların Tedavisi: Kortizon iğneleri, eklem iltihapları, romatoid artrit, bursit ve tendon iltihapları gibi iltihaplı hastalıkların tedavisinde kullanılır. İğne, iltihabı hızla azaltmaya yardımcı olur ve ağrıyı hafifletir. Alerjik Reaksiyonların Tedavisi:Kortizon iğneleri, şiddetli alerjik reaksiyonlar, anafilaksi veya ciddi alerjik cilt durumlarında kullanılır. Alerjenlere karşı vücuttaki aşırı tepkiyi baskılayarak semptomların hafiflemesine yardımcı olur. Omurga ve Bel Ağrısının Tedavisi: Bel ve boyun bölgesindeki inflamasyon ve sinir köklerine baskı nedeniyle ortaya çıkan ağrıları tedavi etmek için kortizon iğneleri kullanılabilir. Cilt Sorunları: Kortizon iğneleri, şiddetli cilt durumları ve alerjik reaksiyonlara bağlı cilt problemlerinin tedavisinde kullanılabilir. Kas Rahatsızlıkları: Kortizon iğneleri, kas yaralanmaları, kas spazmları ve tendon yaralanmaları gibi kas ve bağ doku sorunlarının tedavisinde etkili olabilir. Kortizon iğneleri, tedavi edilecek duruma ve hastanın sağlık durumuna bağlı olarak farklı dozlarda ve sıklıklarda uygulanır. Bu iğneler, semptomların hızlı bir şekilde kontrol altına alınması ve hastanın diğer tedavilere daha iyi yanıt vermesi için kullanılabilir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum57 Okunma
-
Hakan • 1 yıl 2 ay önceSeboreik dermatit neden olur, nasıl geçer, bu rahatsızlık, genellikle cilt üzerindeki yağ bezlerinin aşırı aktivitesi ve cilt üzerindeki mantar, özellikle Malassezia türleri, ile ilişkilidir. Bu durum genetik faktörlere, stres, hormonal...Devamını OkuSeboreik dermatit neden olur, nasıl geçer, bu rahatsızlık, genellikle cilt üzerindeki yağ bezlerinin aşırı aktivitesi ve cilt üzerindeki mantar, özellikle Malassezia türleri, ile ilişkilidir. Bu durum genetik faktörlere, stres, hormonal değişiklikler, immün sistem zayıflığı veya belirli sağlık koşulları gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Temelde, ciltteki yağlanma ve mantar aktivitesindeki artış nedeniyle ciltte kızarıklık, pullanma ve kaşıntı gibi belirtiler görülür. Tedavi genellikle özel şampuanlar, kremler ve bazen oral ilaçlar kullanılarak yapılır. Seboreik dermatit belirtileri nelerdir? Seboreik dermatitin belirtileri şunları olabilir: Kepeklenme: Beyaz veya sarı renkte pulların saç derisinde veya giysilerde görülmesi. Kızarıklık: Saç derisinde veya yüzde kızarıklık ve iltihaplanma. Kaşıntı: Ciltte şiddetli kaşıntı, bazen yanma hissi. Yağlı Cilt: Saç derisinde yağlı hissedebilir, saçlar yapışkan veya yağlı görünebilir. Skalp Kabukları: Saç derisinde kalın, sarımsı veya kahverengi kabukların oluşması. Cilt Soyulması: Kaşınma sonucu ciltte soyulma. Bu belirtiler genellikle periyodik olarak ortaya çıkar ve kötüleşebilir, ardından düzelme dönemleriyle takip edilebilir. Sık Sorulan Sorular “Sık Sorulan Sorular (SSS)” başlığı altında, kullanıcıların sıkça sorduğu sorulara yanıtları aşağıda listelenmiştir. Bu bölüm, kullanıcıların ihtiyaç duydukları bilgilere hızlı ve kolay bir şekilde erişmelerini sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Aşağıda, seboreik dermatitle ilgili en sık sorulan soruları ve bunlara verilen yanıtları bulabilirsiniz. Eğer burada yanıtını bulamadığınız bir sorunuz varsa, konudan sorularınızı sorabilirsiniz. Seboreik dermatit nasıl geçer? Seboreik dermatit, genellikle saçlı deride ve yüzde kızarıklık, pullanma, kaşıntı ve bazen kabuklanma ile kendini gösteren kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Seboreik dermatitin tam olarak nedeni bilinmemektedir, ancak stres, hormonal değişiklikler, genetik yatkınlık, bazı mantar enfeksiyonları ve cilt yağlarındaki artış gibi faktörlerin bir kombinasyonuyla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Seboreik dermatiti hafifletmek ve semptomları azaltmak için aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz: Düzenli temizlik: Saçlı deriyi ve yüzü, mümkünse günlük olarak hafif bir şampuan veya temizleyici ile temizleyin. Şiddetli seboreik dermatit durumunda, doktorunuz daha güçlü bir ilaç içeren bir şampuan önerebilir. Doğru şampuan seçimi: Seboreik dermatitte, anti-seboreik veya antifungal özelliklere sahip bir şampuan kullanmak faydalı olabilir. Ketoconazole, pyrithione çinko, climbazol, salisilik asit veya selenyum sülfür içeren şampuanlar önerilebilir. Nemlendirme: Nemlendirici kullanarak cildinizi nemli tutun. Krem veya losyon şeklindeki nemlendiriciler, cildinizi yumuşatır ve kaşıntıyı azaltabilir. Parfümsüz, hipoalerjenik ürünleri tercih etmek önemlidir. Steroid kremler: Doktorunuzun yönlendirmesiyle, hafif seboreik dermatit durumunda kortikosteroid içeren topikal kremler kullanabilirsiniz. Ancak uzun süreli kullanımda yan etkileri olabileceğinden, doktorunuzun talimatlarına uyun. Güneş koruması: Güneşe maruz kalırken koruyucu bir şapka veya şapka kullanın ve güneşten koruyucu bir krem sürün. Güneş yanığı, seboreik dermatit semptomlarını artırabilir. Sağlıklı yaşam tarzı: Stresin seboreik dermatit semptomlarını tetikleyebileceği düşünülmektedir. Stresi yönetmek için uygun yöntemler arayın, sağlıklı bir beslenme düzeni uygulayın ve düzenli egzersiz yapın. Dermatolog Takibi: Profesyonel bir dermatologla düzenli takip ve tedavi planını sürdürmek. Seboreik dermatit genellikle kronik bir durumdur ve tedavi semptomları kontrol altına almayı hedefler. Ancak tedaviler semptomları tamamen ortadan kaldırmayabilir. Eğer semptomlarınız şiddetlenirse veya tedavilere yanıt vermezseniz, bir dermatologa danışmanız önemlidir. Seboreik dermatit hangi vitamin eksikliğinde görülür? Seboreik dermatitin belirli bir vitamin eksikliği ile doğrudan ilişkilendirilmiş bir nedeni yoktur. Ancak, bazı araştırmalar vitamin ve minerallerin cilt sağlığı üzerindeki etkilerini incelemiştir. Örneğin, B vitaminleri, özellikle düşük çinko, B2, B3, B6, Biotin (B7) ve B12'nin cilt sağlığı üzerinde önemli rol oynadığı düşünülmektedir. Ancak, seboreik dermatitin ana nedenleri genellikle genetik faktörler, stres, hormonal değişiklikler, bağışıklık sistemi problemleri ve ciltteki yağ üretiminin artması gibi faktörlere dayanır. Seboreik dermatite doğal yöntemlerden ne iyi gelir? Seboreik dermatit belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilecek bazı doğal yöntemler şunlardır: 1. Çay Ağacı Yağı: Anti-enflamatuar ve antifungal özelliklere sahiptir. Ancak, doğrudan cilde uygulamadan önce taşıyıcı yağ ile seyreltilmelidir. 2. Aloe Vera Jeli: Cildi yatıştırabilir ve iltihaplanmayı azaltabilir. Saf aloe vera jeli kullanmak önemlidir. 3. Bal: Doğal antibakteriyel özelliklere sahiptir. Ancak, yüzeyde bırakılmadan önce cilde ince bir tabaka halinde uygulanmalıdır. 4. Probiyotik Gıdalar: Bağırsak sağlığını destekleyerek cilt sağlığını olumlu yönde etkileyebilir. Yoğurt, kefir gibi probiyotik içeren gıdalar tüketilebilir. 5. Hindistancevizi Yağı: Cildi nemlendirebilir ve antifungal özelliklere sahip olabilir. Ancak, herhangi bir alerji durumunu göz önünde bulundurmalısınız. Bunlar destekleyici önlemler olabilir, ancak seboreik dermatit tedavisi için en uygun yaklaşım bir dermatolog tarafından belirlenen özel bir plana dayanmalıdır. Seboreik dermatit kendiliğinden geçer mi? Seboreik dermatit genellikle kronik bir durumdur ve kendiliğinden tamamen geçmez. Ancak, uygun tedavi ve bakım ile belirtileri kontrol altına alınabilir ve remisyon dönemleri uzatılabilir. İyi hijyen uygulamaları, özel şampuanlar, kremler ve dermatolog önerilerine uyum, belirtileri hafifletebilir veya ortadan kaldırabilir. Her bireyin durumu farklıdır, bu nedenle bir kişiden diğerine geçiş süreci değişebilir. Sürekli takip, tedavi planına uyum ve dermatolog önerilerine dikkat etmek, seboreik dermatitin etkilerini azaltmada önemli rol oynar. Bebeklerde seboreik dermatit neden olur, nasıl geçer ve ne zaman geçer? Bebeklerde seboreik dermatit, hipersebore ve Malassezia cinsi bir mayanun çoğalmasından kaynaklanır. Bu durum çok ciddi olmaz uyhun tedavi yada sebep olan etkenler ortadan kalktığı zaman geçer. Bebeklerde seboreik dermatiti hafifletmek için şu adımları düşünebilirsiniz: Nazik Temizlik: Bebeğin saç derisini ve cildini nazikçe temizleyin. Özel bebek şampuanları kullanın ve cildi aşırı kurulamaktan kaçının. Yumuşak Kafa Fırçası: Seboreik dermatitin olduğu alanlarda bebeğin saç derisini, bir yumuşak kafa fırçası ile nazikçe fırçalayın. Bu, kabuklanmayı ve pul pul dökülmeyi azaltabilir. Nemlendirici Krem: Hafif, bebek cildi için uygun nemlendirici kremler kullanabilirsiniz. Ancak, doktorunuza danışmadan önce herhangi bir ürünü kullanmaktan kaçının. Giysi Seçimi: Bebeğin giysilerini pamuklu ve yumuşak malzemelerden seçmeye özen gösterin. Sentetik malzemeler cildi tahriş edebilir. Doktora Danışma: Şiddetli durumlarda veya belirtiler devam ederse, bir çocuk doktoruna veya dermatologa başvurun. Profesyonel bir değerlendirme ve tedavi planı önemlidir. Seboreik dermatit nedeniyle dökülen saçlar tekrar çıkar mı? Eğer seboreik dermatit nedeniyle saç dökülmesi yaşıyorsanız, tedavi ve durumun kontrol altına alınması durumunda saçların tekrar çıkma olasılığı vardır. Seboreik dermatitin neden olduğu saç dökülmesi genellikle geçici olabilir. Tedavi, genellikle özel şampuanlar, kremler ve diğer ilaçları içerebilir. Ayrıca, cilt sağlığını desteklemek ve tekrarlayan sorunları önlemek için düzenli bakım önlemleri almak da önemlidir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum52 Okunma
-
Hakan • 1 yıl 9 ay önceSaçtaki sedef hastalığını yok etmek için uygun tedaviler uygulayarak iyileştirmek mümkündür. Sedef hastalığı cilt hücrelerinin hızla büyüyerek deri yüzeyinde kalın, kabuklu ve kırmızı lezyonlar oluşturduğu bir cilt rahatsızlığıdır. Bu rahatsızlık...Devamını OkuSaçtaki sedef hastalığını yok etmek için uygun tedaviler uygulayarak iyileştirmek mümkündür. Sedef hastalığı cilt hücrelerinin hızla büyüyerek deri yüzeyinde kalın, kabuklu ve kırmızı lezyonlar oluşturduğu bir cilt rahatsızlığıdır. Bu rahatsızlık için şampuanlar, hastalığının saçlı deri üzerindeki semptomlarını hafifletebilir ve kontrol altına alabilir, ancak tam bir tedavi sağlayamaz. Bu tür hastalığın tedavisi karmaşık olabilir ve bir dermatoloğun yönlendirmesiyle yapılmalıdır. Dermatologlar genellikle hastaların semptomlarını yönetmek için şampuanlar, kremler, losyonlar, ilaçlar ve diğer tedavi seçeneklerini birleştirirler. Sedef hastalığına hangi şampuan kullanılır? Bununla birlikte, bazı şampuanlar sedef hastalığının saçlı deri üzerindeki semptomlarını hafifletmek için kullanılabilir. İşte sedef hastalığı için önerilen bazı şampuan türleri: Salisilik Asit Şampuanı: Salisilik asit, sedef hastalığında kullanılan yaygın bir tedavi maddesidir. Saçlı derideki ölü deriyi temizlemeye yardımcı olur ve hücre yenilenmesini düzenleyebilir. Katran Şampuanı: Katran, sedef hastalığı semptomlarını hafifletmek için kullanılan bir bileşendir. Anti-enflamatuar ve antiproliferatif etkileri vardır. Katran şampuanları genellikle skalp üzerindeki pullanmayı, kaşıntıyı ve kızarıklığı azaltmaya yardımcı olur. Kortikosteroid Şampuanı: Bazı durumlarda, kortikosteroid içeren şampuanlar da doktor tarafından reçete edilebilir. Bunlar, saçlı derideki inflamasyonu azaltmak ve semptomları hafifletmek için kullanılır. Ancak, uzun süreli kullanımda yan etkileri olabilir, bu nedenle düzenli olarak bir doktorla iletişimde olmanız önemlidir. Ketokonazol şampuan: konazol normalde saç derisindeki mantar hastalığını tedavi etmek için kullanılır. Eğer sedef hastalığı aşırı kaşıntıya, kabuklanma ve kepeğe sebep oluyorsa 3 güne 2 kullanılabilir. Öte yandan, sedef hastalığına yönelik hangi şampuanın sizin için en uygun olduğunu belirlemek için bir dermatologa danışmanız önemlidir. Dermatolog, semptomlarınıza, cilt tipinize ve kişisel sağlık durumunuza dayanarak size en uygun tedaviyi önerebilir. Sadef hastalığı için doğal krem Sedef hastalığı saç dipleri, dirsek, bel çevresi, kasık, koltuk altı, diz, el ve tırnaklarda gibi bölgelerde görülme durumu daha fazladır. Sedef bakterisi nemli ortamları daha çok sever. İlgili bölgeleri mutlaka kuru tutmalı kaşıma yapmamanız gerekir. Sedef hastalığı beyaz kan hücrelerinin artmasına bağlı olarak ciltte döküntü ve iltihaplanmayla başlar. Sedef hastalığının olduğu deri kızarır, kabarır, kalınlaşır ve kızarır. Büyüdüğünde ise sedef renginde kabuk tabakasıyla kaplanmış olur. Sedef hastalığına ne iyi gelir ve nasıl geçer? Sedef hastalığı için spesifik bir tedavi bulunmamakla birlikte, semptomları hafifletmek ve kontrol altında tutmak için birkaç yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemler arasında topikal tedaviler, fototerapi, oral ilaçlar ve yaşam tarzı değişiklikleri yer alabilir. Ancak, sedef hastalığı tedavisi kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir ve bir dermatolog tarafından yönlendirilmelidir. Çay Ağacı Yağı Elma Sirkesi Zerdeçal Zeytinyağı Aloe Vera Epsom Tuzu Limon Suyu Hindistan Cevizi Yağı İbrahim Saraçoğlu Kürü Bu etken maddeler sedef hastalığı için iyileştirme etkileri vardır. Her birini ayrı ayrı kullanmanız gerekir. Yukarıdaki doğal çözümlerden bir çay kaşığı kadar sade olarak ilgili bölgeye ince bir tabaka halinde yayın hafifçe o ovalayın. Sedef olan bölgeyi kaşıma kesinlikle yapmamalısınız. Sedef olup olmadığı nasıl anlaşılır? Bu rahatsızlık belirtileri herkeste farkı seyredebilir. En sık görülen belirtiler beyaz renkli yoğun köpekler, şiddetli kaşıntı, sınırları belirli iri kabuklanmalar ve ağrılı kırmızılıların olmasıdır. Genelde koltuk altı, kollar, bacak iç bölgeleri, kafa derisi ve sırtta görülür. Kaşıntı oluşması durumunda kesinlikle el değilmemesi gerekiyor. Sedef hastalığı ilacı nedir? Siklosporin, metotreksat gibi kanser ilaçları, retinoik asit olarak bilinen A vitamini kremleri yada farklı formlar ve fumarat türevi ilaçlar, sedef hastalığı tedavisi kapsamında kullanılan sistemik ilaçlar arasında yer alır. Sedef ve egzama hangi vitamin eksikliğinden olur? Bu hastalığın ortaya çıkmasına sıklıkla D vitamini eksikliği olduğu belirtilmiştir. Sedef hastalığının tedavisinde D vitamini, Kalsiyum ve A vitamini uygulanmaktadır. Sedef ve egzama arasındaki fark nedir? Sedef ve egzama (atopik dermatit), cilt problemleri olmasına rağmen farklı hastalıklardır. İşte bazı temel farklar: 1. Nedenler: Sedef Hastalığı: Genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi sorunları gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkar. Hücre döngüsü hızlanır, cilt hücreleri yüzeyde birikir ve pullanmalara neden olur. Egzama: Genetik faktörler, cilt bariyer fonksiyonundaki bozukluklar, alerjiler gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkar. 2. Belirtiler: Sedef Hastalığı: Genellikle kırmızı lekeler ve gümüşi pullarla karakterizedir. Kaşıntı yaygındır. Egzama: Kaşıntılı, kızarıklıklar ve ciltte kabarcıklar içerebilir. Kaşınma sıklıkla belirgin bir özelliktir. 3. Yerleşim Yerleri: Sedef Hastalığı: Dizler, dirsekler, saç derisi, bel gibi bölgelerde sık görülür. Egzama: Eller, yüz, diz içleri ve dirsek içleri gibi bölgelerde ortaya çıkabilir. 4. Bulaşıcılık: Sedef Hastalığı: Bulaşıcı değildir, genetik ve bağışıklıkla ilgili bir durumdur. Egzama: Bulaşıcı değildir, genellikle çevresel ve genetik faktörlerle ilişkilidir. 5. Tedavi: Sedef Hastalığı: Topikal tedaviler, fototerapi, oral ilaçlar gibi yöntemler kullanılabilir. Egzama: Topikal kortikosteroidler, nemlendiriciler, antihistaminikler gibi tedavi seçenekleri bulunabilir. Her iki durumda da tanı ve tedavi bir dermatolog tarafından yönlendirilmelidir, çünkü doğru teşhis ve uygun tedavi önemlidir.Daha Az Göster11 Yazar10 Yorum100 Okunma
-